İbn Arabî’nin şaheseri Fütûhât-ı Mekkiyye projesinin on ikinci kitabı da nihayet Türkçe çevirisiyle okurlarına sunuluyor!Yirmi üç ve yirmi dördüncü sifirlerden oluşan on ikinci cilt genel olarak; menziller, mertebeler ve bunlara ait sırların nasıl bilenebileceğine dair açıklamaların yer aldığı bölümlerden oluşmakta. Her bir menzile ait sırların yine o menzile ait farklı mertebelerde meydana gelen ve bu mertebelerden anlaşılabilecek olan hakikat ve hikmetleri bulunmakta.Mağfiret sırlarından iki sırrın menzilinin bilinmesi, dinde İhlasın sırrı menzilinin bilinmesi, Ariflerden birisinin hakkında doğru söylediği sırrın menzilinin bilinmesi, üç tılsımlı/hikmetli sırrın menzilinin Muhammedî mertebeden bilinmesi gibi bölümlerden oluşan bu ciltte, çeşitli mertebe ve menzillere ait olan sırlar, yani hikmetler yoğun olarak işlenmekte.Ayrıca belirtmek gerekir ki; kutsal topraklardan tüm insanlığa açılan bilgi ve hikmet fetihleri, Fütûhât-ı Mekkiyye, ilk defa tam olarak başka bir dile çevrilerek yayınlanıyor! Doğu ve batı düşüncesinde derin izler bırakmış, mistik gnostik pek çok akımlara kaynaklık etmiş büyük düşünür İbn Arabî’yi ‘Şeyhü’l-ekber’ yani ‘En Büyük Üstad’ yapan bu topraklarda bizzat kendisinin el yazısıyla titizlikle korunmuş olan bu dev eser, bir seri halinde Litera Yayıncılık ‘literalliği’ ve kalitesiyle yayınlanmaya devam edecektir.
Vahiy mertebelerinden birinin birleştirdiği üç sırdan ayrı iki sırrın Musevî mertebeden bilinmesi. Mülk hamdinin mertebesinden vahyin tafsili hakkında iki sırrın menzilinin bilinmesi. Muhammedi mertebeden, mağfiret sırlarından iki sırrın menzilinin bilinmesi.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Vahiy mertebelerinden birinin birleştirdiği üç sırdan ayrı iki sırrın Musevî mertebeden bilinmesi. Mülk hamdinin mertebesinden vahyin tafsili hakkında iki sırrın menzilinin bilinmesi. Muhammedi mertebeden, mağfiret sırlarından iki sırrın menzilinin bilinmesi.
İbn-i Arabi’nin dev eseri. Kitap serisini tamamlamaya çalışıyorum
Katman katman her açılışta ne sırlar çıkarır Şeyhül Ekber karşımıza, Bu şaheser karşısında yazılsa da her övgü sonsuzca bitmez..