• Avrupa’nın Türkiye’ye geçmişteki bakışı ile bugünkü bakışı arasında gerçekten bir değişiklik var mıdır?• Atatürk’ün sanayileşme planlarından vazgeçilerek Türkiye’nin ABD ile sıkı işbirliğine sokulması Milli Şef döneminde mi yoksa Menderes döneminde mi gerçekleşti?• 1945-1955 yıllarında Avrupa’da birlik çalışmaları yapılırken Türkiye bunun farkında mıydı?• Avrupalıların Afrika’daki sömürgeleriyle imzaladıkları AET’nin 238. maddesine göre, AET ile “ortaklık” anlaşması imzalayan Türkiye’yi eski sömürgelerle aynı statüye indirgeyen İsmet İnönü müydü? • 1963 Ankara Anlaşması’nda Türkiye’nin AB’ye girişiyle ilgili bir madde var mıydı?• Gümrük Birliği’nin temelleri 1963’te mi atıldı?• 1965’te AET-AAET-AKÇT birleşip Avrupa Topluluğu’nu kurarken Türkiye’nin yöneticileri bunun farkında mıydı?• 1964-1985 arasında AT siyasi oluşumunu tamamlarken Türkiye modern sömürgeciliğin bir vasıtası olan Gümrük Birliği’ne geçiş süreçlerini nasıl gerçekleştirdi? • Türkiye’yi Gümrük Birliği formatı düşüncesinden kurtararak Avrupalı bir devlet gibi AB’ye müracaat etmeye cesaret eden Turgut Özal mıydı?• 1989’da AB’ye giriş için ret cevabının alınması üzerine kesilen ilişkileri Gümrük Birliği statüsünde başlatan Süleyman Demirel-Erdal İnönü ikilisi miydi?• Güney Kıbrıs’ın AB üyeliği sürecini başlatma tavizini vererek Türkiye’yi modern kapitülasyonlar statüsü ile AB’ye bağlayan Gümrük Birliği’nin gerçekleşmesinde Demirel, Çiller, Karayalçın ve Deniz Baykal’ın rolleri neydi?• 1999’da Türkiye’nin AB adaylığını ilan karşılığında Kıbrıs Rum Kesimi’nin AB üyeliğini kabul ederek Rumları Türkiye’nin AB girişinde vetocu konumuna getiren hükümetin görevlileri Ecevit, Bahçeli ve Yılmaz mıydı?• 2004’te Türkiye ile müzakerelerin “ucu açık” olduğunun yazılması ve Türkiye’nin AB tarafından “hazmedilme” engelinin Müzakere Çerçeve Belgesi’ne konulmasına rağmen AB’nin bütün müktesebatını kabul edeceği taahhüdünü Erdoğan nasıl verebildi?• Türkiye, AB’ye yaklaşıyor görünürken nasıl uzaklaştırılmakta ve ikinci hatta üçüncü sınıf muamelesine nasıl layık görülmektedir?
Prof. Dr. Ali Arslan hocamız bu kitabıyla Türkiye’nin nasıl Avrupa Birliği’nin sömürgesi olduğunu göstermiştir.Kitapta hem Türkiye’nin yaptığı stratejik hatalar hem de Avrupa Birliği yetkililerinin açıklamaları mevzuyu çok iyi bir şekilde anlamamızı sağlıyor.Türkiye siyasetiyle ilgili herkesin bu kitabı okuması gerektiğini düşünüyorum.
Kitap, AB ile Türkiye arasındaki bakış açısının ne kadar farklı olduğunu anlatmaktadır. AB bizi yalanları ile oyalarken Türkiye ise AB’nin lokomotif ülkesi oluruz düşüncesine sahip. AB, Türkiye’yi kendi içine almak istemezken Türkiye ise kendisi olmadan AB’nin olamayacağına inandırmaktadır. Yıllar geçse de ülkemizi yönetmeye çalışan idarecilerin hemen hemen hepsinin AB hayali ile ülkeyi bir maceranın peşinden koşturmakta olduğunu belgeler ve tarihler ile okuyucuya sunmuş yazar Ali Arslan.
AB Turkiye iliskilerine farkli bir bakis acisi.. 1963 ortaklik anlasmasindan bu yana turkiyenin yaptigi ortakliklari verdigi tavizleri ve bir sekilde daimi aday adayligi statusune nasil boyun egdigini gozler onune seren donemlerden ornekler veren gazete haberleri yada verilen demeclerden ornekler veren akici bir kitap.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
AB ile ilgili olan süreci en anlaşılır şekilde anlatan nadide kitaplardan. Farkındalık oluşumu sağlamakta yarar olacak bir kitaptır.
Prof. Dr. Ali Arslan hocamız bu kitabıyla Türkiye’nin nasıl Avrupa Birliği’nin sömürgesi olduğunu göstermiştir.Kitapta hem Türkiye’nin yaptığı stratejik hatalar hem de Avrupa Birliği yetkililerinin açıklamaları mevzuyu çok iyi bir şekilde anlamamızı sağlıyor.Türkiye siyasetiyle ilgili herkesin bu kitabı okuması gerektiğini düşünüyorum.
modern dünyayı daha iyi algılamak adına önemli bir eser.
Kitap, AB ile Türkiye arasındaki bakış açısının ne kadar farklı olduğunu anlatmaktadır. AB bizi yalanları ile oyalarken Türkiye ise AB’nin lokomotif ülkesi oluruz düşüncesine sahip. AB, Türkiye’yi kendi içine almak istemezken Türkiye ise kendisi olmadan AB’nin olamayacağına inandırmaktadır. Yıllar geçse de ülkemizi yönetmeye çalışan idarecilerin hemen hemen hepsinin AB hayali ile ülkeyi bir maceranın peşinden koşturmakta olduğunu belgeler ve tarihler ile okuyucuya sunmuş yazar Ali Arslan.
AB Turkiye iliskilerine farkli bir bakis acisi.. 1963 ortaklik anlasmasindan bu yana turkiyenin yaptigi ortakliklari verdigi tavizleri ve bir sekilde daimi aday adayligi statusune nasil boyun egdigini gozler onune seren donemlerden ornekler veren gazete haberleri yada verilen demeclerden ornekler veren akici bir kitap.