PKK terör örgütünün ilk silahlı eylemlerini gerçekleştirdiği 1984 yılında, Sımak merkeze bağlı Kırkkrıyıı Köyü'rıde doğdum. Çocukluğum, terör örgütü militanları, geçici koy Korucuları, asker, özel Um ve sıvı! polislerin silahlı çatışmalarının gölgesinde geçti. Askerlere sessizce yaklaşıp "esker abe çekplal heye" derdik. Asker ağabeylerimiz kahkahalar atarak ceplerinden kuruyemiş veya şeker v çıkartır verirlerdi. Öğretmen ne zaman "Ali ala bak" fişini okusa veya okutsa, Türkçe bilmediğim için cümleyi arılamaz, ayağa fırlardım. Ata benim ismim, Ali ile bak la başkalarının ismi diye düşünüp çekingen bir tavırla dikilirdim. Köyümüzden örgüte katılanların çoğu, diğer ailelerle olan kan dâvalarının hesabını, örgütün gücü üzerinden görmek için katılıyorlardı. Örgüte katıldıktan sonra farklı bölgeye gönderilenler, umduklarını bulamadıkları gerekçesiyle örgütten ayrılıp devlete sığınarak itirafçı oluyorlardı: Sabahları Cizre'nin dar sokaklarında yerde uzanan cesetlerin üzerinden zıplayarak okula gittiğim oluyordu. İşte şu an faili meçhul olan bu cinayet Jetin aslında failleri belliydi. Faili belli(!) bu cinayetler üçe ayrılıyordu: Birincisi, aileler arasında kan dâvası güdenlerin, kaos ortamından faydalanarak birbirlerinden intikam almaları... İnsanların para karşılığında Ramazan Hoca ve Cabbar gibilerine vurdurttukları hasımları. İkincisi, örgütün "Devletçisiniz, kötü Kurtsunuz ve devletin ajanlarısınız!" deyip öldürdükleri masum insanlar. Üçüncüsü, Ramazan Hoca, Cabbar ve yanlarındaki itirafçıların öldürdükleri kişilerdir. Bu cinayetlerin hepsi açık bir şekilde işlendiği hâlde dönemin hükümeti adaleti askıya aldığı için olayların üstüne gidilmeyerek cinayetler örtbas ediliyordu... Vicdanlara seslenmek için!.. Terörle bir yere varacağını sananlar! Küçük hesaplar içinde terörden beslenenler! Veya ateş kendini yakmadığı için vurdumduymazlığı tercih eden bilinçli sağırlar! İçinizde doğruyu fısıldayan vicdanınıza sesleniyorum. Eğer o vicdanı öldürüp susturduysanız diyeceğim bir şey yok... Vicdanları susmuş veya susturulmuş olanlar bu kitabı okumasın. Bir çocuğun 9 yaşmdayken, ağabeyi dizinde can verirken hissettikleri sizi ilgilendirmeyecektir...
samimi bir kürt kardeşimizin ele aldığı çocukluğu gençliği dönemde yaşadıkları şahit olduklarını duygusal yüklü bir şekilde yazılmış ve her kesimden insanın okuyup kendisine pay çıkarması gerektiği düşüncesindeyim devlete askere polise sadık bir insan aynı zamanda bu kurumların içinde hatalı olanlarıda eleştirerek devleti zan altında bırakmadan anlatmış verilen sözlerin tutulmadığı feodal aşiret ağalık sisteminin bölgeye nasıl zarar verdiğini ve insanları bu feodal sistemi menfaatleri uğruna nasıl kaşıdıklarını göreceksiniz yarım saatinizi almaz güzel bir kitap.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
samimi bir kürt kardeşimizin ele aldığı çocukluğu gençliği dönemde yaşadıkları şahit olduklarını duygusal yüklü bir şekilde yazılmış ve her kesimden insanın okuyup kendisine pay çıkarması gerektiği düşüncesindeyim devlete askere polise sadık bir insan aynı zamanda bu kurumların içinde hatalı olanlarıda eleştirerek devleti zan altında bırakmadan anlatmış verilen sözlerin tutulmadığı feodal aşiret ağalık sisteminin bölgeye nasıl zarar verdiğini ve insanları bu feodal sistemi menfaatleri uğruna nasıl kaşıdıklarını göreceksiniz yarım saatinizi almaz güzel bir kitap.