Ve sahne: İrfan Yunus ve ailesinin Balkara şehrinde işlettiği naif lunapark. “Hangi lunapark bir uydu fotoğrafına doluyken yakalanmışsa oralıyım ben” cümlesinin müellifi İrfan. “Burada çocukluk değil manyaklık ortaya çıkar” sözünün sahibi Zafer. “Lunaparktaki sese ve ışığa savunma geliştirmeye çalışan sinir sistemi dert çekmeye vakit bulamaz” diyen, pembe ojeli parmaklarıyla hayal perdelerini parçalayan Ayşegül. Dönmeli, hoplamalı, ışıklı bir eğlence köyü. Ölmüş meşhur şarkıcılara mektuplar yazan safiyet ehli Mustafa, bir varoluş biçimi olarak bayılan Narine, kumarbaz Savaş, fettan Alev, dövüş ustası bir dondurmacı. Deniz kaplumbağası, peruklu balerin, şaşı ahtapot ve belgesel kameraları… Ne demişler: Roket yükselmeye inanır. Rüzgâr hep kazanır, tül hep kaybeder. İşte huzurlarınızda; yükseliş, alçalış, merkezkaç ve Newton. Acı, avantür, komedi ve sürpriz. Bahadır Cüneyt Yalçın, Mütevazı Bir İntikam’ın ardından Hep Lunapark ile yeni edebiyata bir kez daha kahkaha ve sevgiyle selam çakıyor. “Biz ancak kimsenin kaybetmediği bir ringte kazanabiliriz.”
Çokça güldüren, samimi anlatımı, hoş laf oyunlarıyla kendini okutan bir kitap. Hayatta olmayan bazı sanatçılara yazdığı mektuplar kitabı benim için daha ilgi çekici yaptı. Hem kurgu olduğunu bilmek hem de hayatımızdan karakterleri bir kitapta okumak oldukça keyifli.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Çokça güldüren, samimi anlatımı, hoş laf oyunlarıyla kendini okutan bir kitap. Hayatta olmayan bazı sanatçılara yazdığı mektuplar kitabı benim için daha ilgi çekici yaptı. Hem kurgu olduğunu bilmek hem de hayatımızdan karakterleri bir kitapta okumak oldukça keyifli.
Deli Defteri zamanlarından kim olduğunu bilmeden takip ettiğim Bahadır Cüneyt Yalçın’ın sesli kahkahalar eşliğinde okuduğum ilk kitabı.
2 yıl önce okumuştum. Şimdi yorum yapabildim. Balkonda ya da otobüste farketmez o gürültüde dahi o okunur.
yazarın her kitabı ve dili güzel. ama bu kitap çok daha samimi. hikaye ayrıca güzel.
Hiç beğenmediğim, nasıl basıldığına şaştığım bir roman. Hem de April Yayınları epey önemsiyor bu yazarı. Belki de benim kaçırdığım bir şeyler oldu