Osmanlı Hanedanının hayat hikayelerinin yazılması Osmanlı tarih yazıcılığında köklü bir geçmişe sahiptir. Osmanlılarda şehnameciler ve sonraları da vekayinüvisler hanedanın tarihini, bir anlamda onların biyografilerini yazmışlardır. Yine Osmanlı İmparatorluğu'nda döneme damgalarını vuran padişahlar da manzum ve nesir tarzında yazılmış, gazavatname, selimname ve süleymanname gibi eserlerle eşitler arasında daha fazla övgüye layık olarak ön plana çıkmışlardır. Ancak buna rağmen ortaya batıdaki tarzda metodlu bir biyografı yazıcılığı maalesef çıkmamıştır. Bu nedenle Osmanlı padişahlarının bir çoğunun hayat hikayeleri yoğun tarihi gündemin satır aralarında kalmıştır. Tarihle hanedanın özdeşleşmesi sonucu ortaya çıkan bu durum günümüzde yazılan biyografilerin de tarihi gerçekler ve efsaneler arasında sıkışıp kalmasına sebep olmuş, bilimsel biyografiler yazılamamıştır. Halen yazılmış olan biyografiler de maalesef bilim adamları tarafından değil, amatör tarihçiler tarafından yazılmıştır. Doğrusu Osmanlı padişahlarının biyografilerinin yazımı amatör bir uğraşı olarak görüldüğünden akademisyen tarihçiler bu alana çok az ilgi duymuşlardır. Halbuki Uzunçarşılı'nın bazı padişahlar ve devlet adamları, Çağatay Uluçay'ın padişahkadınları ve kızları hakkında yaptığı biyografik çalışmalar bu alanın yoğun bir arşiv çalışması gerektirdiğini dolayısıyla bir uzman işi olduğunu göstermiştir. Kısaca şunu söyleyebiliriz ki, Osmanlı padişah biyografileri ulema ve sadrazamlara gösterilen ilgiden bile mahrum kalmıştır.
Bir bütün Osmanlı külliyatı. Sanattan, düşünceye, hanedanlıktan askerliğe kadar ne ararsasınız… Yerli ve yabancı onlarca kademisyenin bir araya gelip, ortaya çıkardığı anıtsal baş eser…Buradan şunu duyurmak istiyorum. Şu an mevcudu olmayan bu eseri tekrar mevcutlandırın…Herkesin ihtiyacı var çünkü…
yeni türkiye yayınlarının 12 ciltlik bu muhteşem çalışması gercekten de alanında çok önemli isimleri bir araya getirmiş. sadece önsözü okusanız bile bu yakıştırmanın yanlış olmadığını görürsünüz.”osmanlı imparatorluğu emperyaldir ama asla emparyalist değildir .kendi bünyesinde yaşayan milletleri hiç bir zaman sömürmemiştir.aksine bu imparatorluğu oluşturan mozaik yüzyıllar boyunca birbirinin dinine kültürüne çok büyük bir hoşgörü ile yaklaşmıştır… “önsözden
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Rahmetli Halil hocanın önderliğinde mükemmel bir eser ortaya çıkartmışlar.
Bir bütün Osmanlı külliyatı. Sanattan, düşünceye, hanedanlıktan askerliğe kadar ne ararsasınız… Yerli ve yabancı onlarca kademisyenin bir araya gelip, ortaya çıkardığı anıtsal baş eser…Buradan şunu duyurmak istiyorum. Şu an mevcudu olmayan bu eseri tekrar mevcutlandırın…Herkesin ihtiyacı var çünkü…
yeni türkiye yayınlarının 12 ciltlik bu muhteşem çalışması gercekten de alanında çok önemli isimleri bir araya getirmiş. sadece önsözü okusanız bile bu yakıştırmanın yanlış olmadığını görürsünüz.”osmanlı imparatorluğu emperyaldir ama asla emparyalist değildir .kendi bünyesinde yaşayan milletleri hiç bir zaman sömürmemiştir.aksine bu imparatorluğu oluşturan mozaik yüzyıllar boyunca birbirinin dinine kültürüne çok büyük bir hoşgörü ile yaklaşmıştır… “önsözden