Bauman’ın 44 mektubu günümüz dünyasına atılmış mektuplardır. Her biri Akışkan Modern Dünya’ya dairdir. Geçmiş ile bugün, bugün ile gelecek ve son olarak geçmiş ile gelecek arasında bir bağ kurmak üzerinedir. Çelişkili fikirler ve öneriler curcunası içinde gerçek ve değerli parçacıkları yalan, yanılsama, çöp ve atık ıvır zıvırdan ayırmamıza yarayacak bir harman makinesi olma çabasındadır. Diğer yandan, tıpkı Richard Rotry’ın ifade ettiği gibi, yeni kuşaklara bir şeyler anlatma telaşıdır: “Çocuklarımızı, masa başında oturup klavyelerin tuşlarına basan bizlerin tuvaletlerini temizleyerek ellerini kirletenlerden on kat, üçüncü dünya ülkelerindeki fabrikalarda klavyelerimizi üretenlerden yüz kat fazla ücretle çalışmamızı içlerine sindiremeyecekleri gibi yetiştirmeliyiz. İlk sanayileşen ülkelerin henüz sanayileşmekte olanlara kıyasla yüz kat refah içinde yaşadığı gerçeğini dert etmelerini sağlamalıyız. Çocuklarımız öncelikle kendi kaderleriyle başka çocukların kaderi arasındaki eşitsizliğin ne tanrının isteği ne de ekonomik yeterlilik için gerekli bir bedel olduğunu, bunun kaçınılabilir bir trajedi olduğunu öğrenmeliler. Birileri gırtlağına kadar doyarken kimsenin açlık çekmemesini sağlamak için dünyanın nasıl değiştirilebileceğini bir an evvel düşünmeye başlamalılar.” Bu mektuplar yukarıdaki hedefler gözetilerek kaleme alınmıştır. Sahiplerini bulmaları dileğiyle...
Zygmunt Bauman, La Repubblica delle Donne dergisi editörlerinin kendisinden iki haftada bir dergi okurlarına mektup yazmasını istemesine karşılık, 2008-2009 yılları arasında yazdıklarını derleyip oluşturduğu bu kitapta, Herakleitos’un “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.” sözünü destekler nitelikte, küreselleşme ile birlikte sınırların kalkması, teknolojik gelişimle birlikte zaman-mekan ayrımının ortadan kalkmasıyla birlikte dünyanın sürekli ve hızlı bir değişim halinde olduğunu “dünyanın ve modernitenin akışkanlığı” olarak ifade etmektedir.
Kitabın içerisindeki konular her gün yaşadığımız ama gözden kaçırdığımız çok önemli durumları ele alıyor . En değerli noktalarına değinilerek ve kısa özet şeklinde anlatılmış başlıklar . Sadece çevirinin daha iyi olabileceğini düşünüyorum . Uzun ve devrik cümlelerin içinde birçok defa tekrar dönerek okumam gerekti . Başka bir çevirmen var ise onuda tercih edebilirsiniz .
çok değerli bir kitap. üniversitede derste almıştık, o zaman gereken değeri veremediğim için tekrar satın aldım, arada açıp rastgele bir mektubu okuyorum.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
irdeleyerek sakin bir ortamda sakin kafa ile okunacak iyi bir kitap
biraz ağır geldi ama begendim
Zygmunt Bauman, La Repubblica delle Donne dergisi editörlerinin kendisinden iki haftada bir dergi okurlarına mektup yazmasını istemesine karşılık, 2008-2009 yılları arasında yazdıklarını derleyip oluşturduğu bu kitapta, Herakleitos’un “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.” sözünü destekler nitelikte, küreselleşme ile birlikte sınırların kalkması, teknolojik gelişimle birlikte zaman-mekan ayrımının ortadan kalkmasıyla birlikte dünyanın sürekli ve hızlı bir değişim halinde olduğunu “dünyanın ve modernitenin akışkanlığı” olarak ifade etmektedir.
Kitabın içerisindeki konular her gün yaşadığımız ama gözden kaçırdığımız çok önemli durumları ele alıyor . En değerli noktalarına değinilerek ve kısa özet şeklinde anlatılmış başlıklar . Sadece çevirinin daha iyi olabileceğini düşünüyorum . Uzun ve devrik cümlelerin içinde birçok defa tekrar dönerek okumam gerekti . Başka bir çevirmen var ise onuda tercih edebilirsiniz .
çok değerli bir kitap. üniversitede derste almıştık, o zaman gereken değeri veremediğim için tekrar satın aldım, arada açıp rastgele bir mektubu okuyorum.