Hanlar hanı Hülagu, bir dağ kaplanı kadar keskin bakışlarını gözlerime dikip, bir süre öylece kaldıktan sonra şöyle dedi.“Alamut bir sonraki dolunayda düşecek. Kaledeki ilmi eserlerin dışındaki kitapları yaktır. Yaktır ki, insanlar onları okuyarak yollarını şaşırmasınlar.”Sonuç dediği gibi oldu. Dolunaylı bir gecenin sabahında kale düştü.Peki ben görevimi tam olarak yapabildim mi? Buna evet diyemem.Çünkü yakmam gereken kitaplardan birini yakmamıştım. Dağ şeyhi Hasan Sabbah’ın günlükleri çantamdaydı!Aradan yıllar geçti. Herkesin her şeyi unuttuğu bir zaman dilimine girmiştik. Alamut Kalesi de, onun gizemli şeyhi de çoktan unutulmuştu.…ve ben günlükleri yayınladım.-Cüveyni-Gerek Hasan Sabbah’ın günlüklerinden, gerekse Cüveyni’nin anlattıklarından yola çıkılarak yazılan bu roman, Hasan Sabbah’ın, Alamut Kalesi’nin ve fedailerin hikâyesidir…
Şia mezhebinin İsmailiye koluna mensup olan dini tarikat ve siyasi örgüt olan Batinileri (Haşaşiler) konu alan bu kitap akıcı bir dille yazılmıştır. Yazarın Alamut Kalesi kitabında batinileri masum bir topluluk olarak anlatma çabasını bu akıma ilgi duyduğunun kanıtı olarak yorumladım. Oysa bu konuda ki diğer kaynaklarda vahşi bir topluluk olduğu yönünde bilgiler mevcut.
Hasan Sabbah ve Alamut Kalesi üzerine daha önce okumuş olduğum Vladimir Bartol’un ” Fedailerin Kalesi Alamut” kitabından sonra bu kitapta film tadında ilerledi ve kısa sürede okuyup bitirdim. Kitapta Sabbah ve öğretileri geçse de çoğunlukla torunu zamanında geçen olayları ve sonunda Moğol saldırısı sonucu Alamut Kalesinin yıkılışını anlatıyor. Okumanızı tavsiye ederim.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Şia mezhebinin İsmailiye koluna mensup olan dini tarikat ve siyasi örgüt olan Batinileri (Haşaşiler) konu alan bu kitap akıcı bir dille yazılmıştır. Yazarın Alamut Kalesi kitabında batinileri masum bir topluluk olarak anlatma çabasını bu akıma ilgi duyduğunun kanıtı olarak yorumladım. Oysa bu konuda ki diğer kaynaklarda vahşi bir topluluk olduğu yönünde bilgiler mevcut.
Anlatımı çok iyi ve sürükleyici bir konusu var
Hasan Sabbah ı başka yazarlardan çok okudum bakalım bu nasıl.
Hasan Sabbah ve Alamut Kalesi üzerine daha önce okumuş olduğum Vladimir Bartol’un ” Fedailerin Kalesi Alamut” kitabından sonra bu kitapta film tadında ilerledi ve kısa sürede okuyup bitirdim. Kitapta Sabbah ve öğretileri geçse de çoğunlukla torunu zamanında geçen olayları ve sonunda Moğol saldırısı sonucu Alamut Kalesinin yıkılışını anlatıyor. Okumanızı tavsiye ederim.
Kusursuz bir roman…