Araf Bekleme Odaları Üzerine“Cehennemle bile yargılanmaya razıyım yeter ki beklemeyeyim…” diyecekti ama mahkeme salonunda yargılanmayı beklemesi sandığının aksine şahsı hakkında hüküm verilerek yaşamının netleşmesine neden olmayacak; kaderinin kendisi için yazgıladığı kimliksiz bir bekleyiş cezasının icrası olacaktı. Üniversite bitmiş ama işsizlik, aidiyetsizlik, yarınsızlık endişeleri yalnızlaştırıldığı odasında metafiziksel gerilim rüyalarına dönüşmüştür. Nice istikbal düşleriyle okuduğu üniversiteden sonra geç te olsa anlayacaktı ki:“Meğerse benim cezam; korku ve umut arasında yargılanmayı beklemekmiş, heyhat!”Bunu anlamasının bedeli uzun bir bekleyişti…“Benim bu odam, bir bekleme odası, bir geçiş yeri, bir Araf...” dedim kendi kendime. Gördüğüm rüyadan sonra bu yalnız odama Araf ismini koymuştum….Baba ocağında kendisine ait odasındaki özel yaşamına özgü sandığı bu rüya, aslında bundan sonra tüm hayatını belirleyecek yalnızlık dramının metaforu olacaktı ama o bunun farkında bile değildi. Çünkü kapitalist baskının aidiyetsizleştirdiği bu soyut birey, sürgüne benzer her kaçışında kendisini bulacak olan Araf odalarında bundan daha trajik tecrit hücrelerini yaşayacaktı. Takıldığı Araf hücrelerinde yarı dinsel, yarı mitolojik rüyalarda kimliğini sorgularken varoluşsal anlamsızlığın en dipsiz uçurumlarına düşecektir.Bu yetmezmiş gibi ücretli öğretmen olarak gittiği köy okulu lojmanında vahyin ne anlama geldiği gibi baş belası bir sorgulamayla durumunu gittikçe çıkmaza sokacaktır. Artık bundan sonra trajedi; kimliksizlik, işsizlik, yurtsuzluk sorgulamasını da aşan daha üst boyutlara, tanrı – insan ilişki diyalektiğine dönüşecektir. Sorguladıkça işin içinden çıkılmaz mistik deneylerin içine düşecek, kaçmak istedikçe çevresini saran garip olaylarda işaretlerini bulduğu derviş rüyalarına benzer ilahi karşılıklar peşini bırakmayacaktır. Varoluşun ve vahyin anlamını defalarca sorgulamaya mecbur bırakan bu benzersiz metafizik gerilimler, ufuklarda doğacak bir başka aydınlanmaların kuluçka evresidir belki de…
Akıcı ve düşündürücü bir kitaptı,toplumumuzun yapısını insanlar arası çekememezlik duygusu iyi işlemiş.Entelektüel bir insan ile gelenekçi insanların görüş ayrılıkları ve fikir çatışmaları güzel işlenmiş.Kitap sizi sorgulamaya itiyor.Varoluşsal sancılar yaşayan ve kendini gerçekleştirme sürecinde ki kahramanımızın gördüğü bilinç öncesi rüyaları güzel işlenmiş romanın karakterinin toplum ve düzenin sömürüsü karşısında ego zedelenmesi yaşaması ve bunun rüyalarda açığa çıkışı güzel anlatılmış.Varoluş süreci ile doğmaları sorgulayan karakterimiz güzel sorgulamalar yapmış.
Genel olarak akıcı dinlendirici iyi bir kitap.
Yorumları okuyarak aldım. Ancak benim beklentimi tam olarak karşılamadı. Şöyle ki evet insan kendinden birşeyler buluyor kitapta, oldukça akıcı ve anlatımı yalın ama bişeyler eksik gibi.
Sıradan konuların ele alındığı kitaplardan sıkılmış, yeni denizlere yelken açmak isteyen ve üst düzey bilgi birikimine sahip kişilerin anlam derinliklerine ulaşabileceği nadide bir eserle ilk kez karşılaştım. Bir öğretmen olarak tahlilini yaptığım derin muhtevası olan bu eseri, en az yirmi yaşında olan okurlar için uygun buldum. Her kesimden okuyucunun okuyabileceği bir üslupla yazılmasına rağmen muhteva yönünden derinlik taşıdığından anlaşılması güçtür. Hayattan kopuşu anlatan imgelerin ustaca yerleştirildiği ve imgelerle eseri zenginleştiren akıcı bir kitap iki günde okudum. Rüyalarda, kimligini sorgulayan kahraman eşliğinde varoluşsal anlamı uçurumun kenarlarında gezinir gibi sorgulayan ve seçim hakkını okura sunan kitabın sonunu yoruma açık bırakılması açısından okuyucuya da davetiye sunan etkileyici bir eser.
MERKEZE KENDİNİ KOYDUĞU TAKTİRDE ailesi, sosyal hayatı, yaşadığı dış dünya ve ideolojilerle arasında açılan mesafeyi girdiği araf bekleme odalarına benzetecek olursak; MERKEZE VAHYİ ALDIĞINDA NASIL ARAFTAN KURTULDUĞUNA DAİR MÜCADELESİNİ okuyabilirsiniz.
Yazar düşlemeyi ve düşünmeyi; okumayı ve yazmayı anlaşılan hayat düsturu edinmiş. Bakalım bundan sonra yazar iç ve zihin dünyasındaki hangi odalarda bizleri misafir etmeye devam edecek.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Akıcı ve düşündürücü bir kitaptı,toplumumuzun yapısını insanlar arası çekememezlik duygusu iyi işlemiş.Entelektüel bir insan ile gelenekçi insanların görüş ayrılıkları ve fikir çatışmaları güzel işlenmiş.Kitap sizi sorgulamaya itiyor.Varoluşsal sancılar yaşayan ve kendini gerçekleştirme sürecinde ki kahramanımızın gördüğü bilinç öncesi rüyaları güzel işlenmiş romanın karakterinin toplum ve düzenin sömürüsü karşısında ego zedelenmesi yaşaması ve bunun rüyalarda açığa çıkışı güzel anlatılmış.Varoluş süreci ile doğmaları sorgulayan karakterimiz güzel sorgulamalar yapmış.
Genel olarak akıcı dinlendirici iyi bir kitap.
Gerçekten başarılı bir kitap kitabın sorgulamalarıyla geçen yerleri çok sürükleyici, başarılar dilerim.
Yorumları okuyarak aldım. Ancak benim beklentimi tam olarak karşılamadı. Şöyle ki evet insan kendinden birşeyler buluyor kitapta, oldukça akıcı ve anlatımı yalın ama bişeyler eksik gibi.
Sıradan konuların ele alındığı kitaplardan sıkılmış, yeni denizlere yelken açmak isteyen ve üst düzey bilgi birikimine sahip kişilerin anlam derinliklerine ulaşabileceği nadide bir eserle ilk kez karşılaştım. Bir öğretmen olarak tahlilini yaptığım derin muhtevası olan bu eseri, en az yirmi yaşında olan okurlar için uygun buldum. Her kesimden okuyucunun okuyabileceği bir üslupla yazılmasına rağmen muhteva yönünden derinlik taşıdığından anlaşılması güçtür. Hayattan kopuşu anlatan imgelerin ustaca yerleştirildiği ve imgelerle eseri zenginleştiren akıcı bir kitap iki günde okudum. Rüyalarda, kimligini sorgulayan kahraman eşliğinde varoluşsal anlamı uçurumun kenarlarında gezinir gibi sorgulayan ve seçim hakkını okura sunan kitabın sonunu yoruma açık bırakılması açısından okuyucuya da davetiye sunan etkileyici bir eser.
MERKEZE KENDİNİ KOYDUĞU TAKTİRDE ailesi, sosyal hayatı, yaşadığı dış dünya ve ideolojilerle arasında açılan mesafeyi girdiği araf bekleme odalarına benzetecek olursak; MERKEZE VAHYİ ALDIĞINDA NASIL ARAFTAN KURTULDUĞUNA DAİR MÜCADELESİNİ okuyabilirsiniz.
Yazar düşlemeyi ve düşünmeyi; okumayı ve yazmayı anlaşılan hayat düsturu edinmiş. Bakalım bundan sonra yazar iç ve zihin dünyasındaki hangi odalarda bizleri misafir etmeye devam edecek.