Kavafis "Yeni bir ülke bulamazsın, başka denizler bulamazsın..."diyordu. "Kent" şiirinde. Kendinden kaçamama haline gönderme yapan, adeta bir kıstırılmışlığı ya da imkansızlığı dile getiren bu şiirin satırlarında bir taraftan hüzünlü, bir taraftan tahrik edici bir çağrı var, gidebilmeyi ve gidilen farklı yerlerde de kendinizle yüzleşmeye devam etmeyi içeren bi çağrı. Murat Belge gezi anılarında, çıktığı yolculuklarda bu çağrıyla nasıl karşılaştığını anlatıyor. Dolayısıyla Amerika'dan orta Avrupa'ya, balkan ülkelerinden Mısır'a uzanan bu seyahatlerde, aynı zamanda sosaklarda yürüdüğünüzü hissetmek, oturup bir cafede soluklanmak, başka kentler, başka denizler ve bunların tarihleri ile bugünlerin ikeşfetmek yerinizden kalkmadan mümkün.
Murat Belge’nin etkin gözlem gücünü kullanarak elde ettiği bilgileri başarılı bir anlatıma dönüştürdüğü bu eserde başka ülkelere seyahat ediyorsunuz.Mısır ve Avusturya ve Amerika v.s. gibi ülkelerin geleneksel ögeleri,tarihi,kahramanları ve bunların Türkiye ile karşılaştırmalarının yer aldığı verimli bir eser.
Murat Belge, bilindiği gibi, farklı gazete ve dergilerde özellikle sosyoloji, tarih ve edebiyat üzerine yazdığı yazılarla birlikte kitapları ve çevirileriyle de tanınan sosyalist bir yazar, düşünür. Kendisi özellikle Birikim Dergisi ve Radikal gazetesindeki yazılarıyla takip ediliyor.Murat Belge, çok gezdiği söylenebilecek yazarlardan birisi. Dünyanın birçok yerine, özellikle Avrupa ülkelerine yaptığı seyahatlerin kahir ekseriyetini, çeşitli konferans veya seminerlerde konuşmacı olarak davetli olması üzerine gerçekleştirmiş. Kitap oldukça hacimli, sayfa sayısı ise 463. Ama zinhar yanlış anlaşılmasın ki, yazar her aklına geleni kitaba sokuşturmuş diye. Değil, kitabın her satırı dolu dolu. Ayrıca, yazar anılarını yazmadan önce, her mekanla ilgili ansiklopedik ve kitabi bilgileri de gözden geçirmiş ki hafızası bazı ayrıntılarda kendisini yanıltmasın.Kitap yalnızca şuralara gittim, şuraları gördüm, şurda şu otobüse-trene indim/bindim’den ibaret değil. Görülen şehirlere ait bir çok tarihi eser, müze, ana cadde ve meydanlar, sanatsal ayrıntılarla anlatılmış. Ayrıca, her şehir ve ülkenin tarihi, sanatı ve edebiyatı, yazarın dünya görüşleri paralelinde hayli detaylı olrak ele alınmış. Öyleki, örneğin, Macaristan ile ilgili bölümü okuduğunuzda, bu ülkenin genel bir tarihi, yetişmiş sanatçıları, günlük politika adamları, edebiyat, resim ve müziği hakkında geniş bir alt yapı ediniyorsunuz. İşte bu bilgiler çerçevesinde de Budapeşte’yi sokak sokak geziyorsunuz.Yazar, kitabın önsözünde, bu kitabın yazılış sebeplerinden birisi olarak şunu söylüyor: “Olağanüstü bir ‘fictive’ bir ‘kendi’ne gömülen ve dolayısıyla kendini de, başka herhangi bir şeyi de göremeyen bir toplum olduk. Bu tuhaf ve çok tehlikeli sürüklenişe duyduğum tepkinin bu gezi kitabını bana yazdıran etmenlerden biri olduğunu sanıyorum “Bölümler şunlar: Amerika Birleşik Devletleri, Orta Avrupa, Avusturya/Viyana, Macaristan/Budapeşte, Çekoslavakya, İsviçre, Finlandiya/Helsinki, İspanya, Ukrayna/Kiyef ve Kırım, Rımanya/Bükreş, Bulgaristan/Sofya ve Mısır.Yukarıda genel olarak, kitabın yazarı ve konuları üzerinde durdum. Diğer yazıda ise, içeriği ile ilgili ayrıntıya gireceğim.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Murat Belge’nin etkin gözlem gücünü kullanarak elde ettiği bilgileri başarılı bir anlatıma dönüştürdüğü bu eserde başka ülkelere seyahat ediyorsunuz.Mısır ve Avusturya ve Amerika v.s. gibi ülkelerin geleneksel ögeleri,tarihi,kahramanları ve bunların Türkiye ile karşılaştırmalarının yer aldığı verimli bir eser.
Başka kentler, başka denizler tanımak için okunması gereken çok güzel bir kitap. ne de olsa Belge imzalı.
Murat Belge, bilindiği gibi, farklı gazete ve dergilerde özellikle sosyoloji, tarih ve edebiyat üzerine yazdığı yazılarla birlikte kitapları ve çevirileriyle de tanınan sosyalist bir yazar, düşünür. Kendisi özellikle Birikim Dergisi ve Radikal gazetesindeki yazılarıyla takip ediliyor.Murat Belge, çok gezdiği söylenebilecek yazarlardan birisi. Dünyanın birçok yerine, özellikle Avrupa ülkelerine yaptığı seyahatlerin kahir ekseriyetini, çeşitli konferans veya seminerlerde konuşmacı olarak davetli olması üzerine gerçekleştirmiş. Kitap oldukça hacimli, sayfa sayısı ise 463. Ama zinhar yanlış anlaşılmasın ki, yazar her aklına geleni kitaba sokuşturmuş diye. Değil, kitabın her satırı dolu dolu. Ayrıca, yazar anılarını yazmadan önce, her mekanla ilgili ansiklopedik ve kitabi bilgileri de gözden geçirmiş ki hafızası bazı ayrıntılarda kendisini yanıltmasın.Kitap yalnızca şuralara gittim, şuraları gördüm, şurda şu otobüse-trene indim/bindim’den ibaret değil. Görülen şehirlere ait bir çok tarihi eser, müze, ana cadde ve meydanlar, sanatsal ayrıntılarla anlatılmış. Ayrıca, her şehir ve ülkenin tarihi, sanatı ve edebiyatı, yazarın dünya görüşleri paralelinde hayli detaylı olrak ele alınmış. Öyleki, örneğin, Macaristan ile ilgili bölümü okuduğunuzda, bu ülkenin genel bir tarihi, yetişmiş sanatçıları, günlük politika adamları, edebiyat, resim ve müziği hakkında geniş bir alt yapı ediniyorsunuz. İşte bu bilgiler çerçevesinde de Budapeşte’yi sokak sokak geziyorsunuz.Yazar, kitabın önsözünde, bu kitabın yazılış sebeplerinden birisi olarak şunu söylüyor: “Olağanüstü bir ‘fictive’ bir ‘kendi’ne gömülen ve dolayısıyla kendini de, başka herhangi bir şeyi de göremeyen bir toplum olduk. Bu tuhaf ve çok tehlikeli sürüklenişe duyduğum tepkinin bu gezi kitabını bana yazdıran etmenlerden biri olduğunu sanıyorum “Bölümler şunlar: Amerika Birleşik Devletleri, Orta Avrupa, Avusturya/Viyana, Macaristan/Budapeşte, Çekoslavakya, İsviçre, Finlandiya/Helsinki, İspanya, Ukrayna/Kiyef ve Kırım, Rımanya/Bükreş, Bulgaristan/Sofya ve Mısır.Yukarıda genel olarak, kitabın yazarı ve konuları üzerinde durdum. Diğer yazıda ise, içeriği ile ilgili ayrıntıya gireceğim.