Benjamin Button doğduğu gün hastaneden babasıyla birlikte yürüyerek çıktı. Emekleme çağında bastonla geziyor, oyuncaklardan çok babasının purolarını aşırmayı seviyordu. Büyüdükçe kır saçları renklendi, kırışıklıkları yok oldu; orta yaşlı bir adamken evlendiği kadından delikanlıyken sıkıldı. Benjamin’in bile akıl sır erdiremediği tersine bir hayatı konu eden Benjamin Button’ın Tuhaf Hikâyesi, F. Scott Fitzgerald’ın fantastik öğelerle dolu diğer öykülerinden “Ey Kızıl Saçlı Büyücü!” ile bir arada. #amerikanmodernleri #fantastikedebiyat #gençleşmek #lanet #yalnızlık #aşk
Hikaye Mark Twain’in bir sözünden etkilenerek yazılmış: “Ne yazık ki hayatın en iyi kısmı en başından gelip geçer ve en kötü kısmı hep sona kalır.”
Sayfa sayısı az, çok çabuk okuyup bitirebileceğiniz ama oldukça ilginç bir konuya sahip olan ve yazarın hayal
gücüne hayran kaldığım bir kitapti. Kitapta, iki farklı hikâye var. Ancak ben kitapla aynı adı taşıyan ilk hikâyeyi daha çok sevdim. Keyifli okumalar.
Kitapta Benjamin Button’ın Tuhaf Hikayesi dışında Ey Kızıl Saçlı Büyücü isimli bir öykü daha var. Her ikisinde de zaman ve onun getirdikleri-götürdükleri anlatılmış. Bir dakika bile sıkılmadan okudum ancak düşünmemeye çalıştığım günden güne yaşlandığım düşüncesini bana hatırlatan bir kitap oldu.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Hikaye Mark Twain’in bir sözünden etkilenerek yazılmış: “Ne yazık ki hayatın en iyi kısmı en başından gelip geçer ve en kötü kısmı hep sona kalır.”
Sayfa sayısı az, çok çabuk okuyup bitirebileceğiniz ama oldukça ilginç bir konuya sahip olan ve yazarın hayal
gücüne hayran kaldığım bir kitapti. Kitapta, iki farklı hikâye var. Ancak ben kitapla aynı adı taşıyan ilk hikâyeyi daha çok sevdim. Keyifli okumalar.
Kitabın için Benjamin Button’ın tuhaf hikayesi dışında bir hikaye daha var. İki hikayede güzel ve tatlı hikayeler. Herkese öneririm. iyi okumalar.
Kitapta Benjamin Button’ın Tuhaf Hikayesi dışında Ey Kızıl Saçlı Büyücü isimli bir öykü daha var. Her ikisinde de zaman ve onun getirdikleri-götürdükleri anlatılmış. Bir dakika bile sıkılmadan okudum ancak düşünmemeye çalıştığım günden güne yaşlandığım düşüncesini bana hatırlatan bir kitap oldu.
Filmden daha akıcı
filmi daha iyi olan nadir eserlerden birisi.