"Tehlikeliydi sokak. Aç kalma, barınma dışında korunmasız bir çocuğu bekleyen o kadar tehlike vardı ki tüm bunlar bizi birbirimize bağlıyordu. Aslında kimse sosyal değildi ve ileride çıkacak problemlerde görecektim ki kimse birbirini sevmiyordu. Ama sokakta yaşamanın kuralı gereği kimse de birbirinden kopamıyordu...Bu bir hayatta kalma mücadelesiydi..."Yetiştirme yurdu, sokaklar, cezaevi arasında gidip gelen bir çocuğun büyüyüşüne tanık olacak, hayatındaki çarpıcı tesadüflere, imkansızlıklara, zorluklara rağmen genç yaşta okuyacaksınız.Hepimizin medyadan bölük pörçük takip ettiğimiz hayatını Doğuz bu kez kendi anlatıyor...
15 mart 2003 15:30 sitemizden sipariş verdiğim kitap elime geçti,aynı günün akşamı kitap bitti…aslında yukardakilerden sonra başka bir söze gerek yok fakat anlatmak isrtiyorum. gerçekten doğuş abimiz çok çekmiş ama olaya tarafsız yaklaşırsak sırf o anlattı diye bunların gerçekten doğru olduğuna inanamayız. kimse yanlış anlamasın her insanın içinde biraz kötülük vardır… gerçek olduğunu varsayıpp incelersek hikayeyi gerçek bir hayatta kalma öyküsü var ortada, hırs ve azim. kim olsa onun yapmak zounda olduğu şeyleri yapardı demekten başka bir şey gelmiyor elimden. kitabın 366’ıncı sayfasında amacının başından geçenleri bir seferde anlatmak olduğunu söylüyor, inanın bana siz de bu yazılanları bir seferde okuyacaksınız. bu sistemin çarklarında kaybolmuş herkesin ışığa kavuşması dileğiyle. hoşçakalın…
sürekliyici bir kitaptı. 2006 da okumuştum. o zamanlar çok beğenmiştim ama sonradan öğrendim ki kitabın içindekiler yalanmış. hayal kırıklığına uğradım:/
Doğuş’ un hayat hikayesi bence kötülüğün ve hatanın bir mecburiyet gibi gösterilmesinden başka bir şey değildir. şimdi bir çoğumuz Doğuş’ a hak verirsek, sokaklarda henüz Doğuş olamamış onca insana da hak vermeliyiz. Niçin linç etmeye kalkıyoruz ki?Biri ünlü olunca böyle oluyor işte yaptığı yanlışlar bile insanda bir merhamet damarını şişirerek veriliyor ki biz de gözleri kapalı herşeyleri kabul ediveriyoruz. Bence Doğuş eskiden yaşadıkları ile asla ama asla gündeme gelmemeli. Karanlık kaldığı yerde kalmalı ve insan ancak ışıktayaptıkları ile ön planda olmalı. Örneğin ben sürekli Doğuş’ un eski yaşamı gözlerime sokulup durduğu için çocuk ne kadar güzel şarkılar yaparsa yapsın bir türlü beğenip de şöyle iştashla dinleyemiyorum kendisini. Her seferinde boyanmış cilalanmış, altın suyuna batırılmış ve önümüze çıkarılmış cezaevi kaçkını görüyorum. Unutmamıza biraz yardımcı olsa sevineceğim.
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
15 mart 2003 15:30 sitemizden sipariş verdiğim kitap elime geçti,aynı günün akşamı kitap bitti…aslında yukardakilerden sonra başka bir söze gerek yok fakat anlatmak isrtiyorum. gerçekten doğuş abimiz çok çekmiş ama olaya tarafsız yaklaşırsak sırf o anlattı diye bunların gerçekten doğru olduğuna inanamayız. kimse yanlış anlamasın her insanın içinde biraz kötülük vardır… gerçek olduğunu varsayıpp incelersek hikayeyi gerçek bir hayatta kalma öyküsü var ortada, hırs ve azim. kim olsa onun yapmak zounda olduğu şeyleri yapardı demekten başka bir şey gelmiyor elimden. kitabın 366’ıncı sayfasında amacının başından geçenleri bir seferde anlatmak olduğunu söylüyor, inanın bana siz de bu yazılanları bir seferde okuyacaksınız. bu sistemin çarklarında kaybolmuş herkesin ışığa kavuşması dileğiyle. hoşçakalın…
Bitince boşluğa düşüren keşke devamı gelseymiş dedirten bir kitap.
sürekliyici bir kitaptı. 2006 da okumuştum. o zamanlar çok beğenmiştim ama sonradan öğrendim ki kitabın içindekiler yalanmış. hayal kırıklığına uğradım:/
Doğuş’ un hayat hikayesi bence kötülüğün ve hatanın bir mecburiyet gibi gösterilmesinden başka bir şey değildir. şimdi bir çoğumuz Doğuş’ a hak verirsek, sokaklarda henüz Doğuş olamamış onca insana da hak vermeliyiz. Niçin linç etmeye kalkıyoruz ki?Biri ünlü olunca böyle oluyor işte yaptığı yanlışlar bile insanda bir merhamet damarını şişirerek veriliyor ki biz de gözleri kapalı herşeyleri kabul ediveriyoruz. Bence Doğuş eskiden yaşadıkları ile asla ama asla gündeme gelmemeli. Karanlık kaldığı yerde kalmalı ve insan ancak ışıktayaptıkları ile ön planda olmalı. Örneğin ben sürekli Doğuş’ un eski yaşamı gözlerime sokulup durduğu için çocuk ne kadar güzel şarkılar yaparsa yapsın bir türlü beğenip de şöyle iştashla dinleyemiyorum kendisini. Her seferinde boyanmış cilalanmış, altın suyuna batırılmış ve önümüze çıkarılmış cezaevi kaçkını görüyorum. Unutmamıza biraz yardımcı olsa sevineceğim.