Gün ikindiyi aşıp da avlu duvarlarının gölgesi ilerlemeye başlayına köyün yaşlı kadınları birer ikişer avlularıın önüne çıkar, birinin yada ikisinin önünde gölgeye çul sererlerdi. Sonra gelinler, kızlar, çocuklar birer ikişer eğrelti gibi yaklaşırlar derken birer küme oluşurdu. Kimi yünün eğirir, kimi örgüsünü örer, kimi söküğü diktiği ile uğraşır, kimi akşam yemeğinin erzağını hazırlardı. Söz sözü açar, geçmişten geleceğe, öbür dünyadan bu dünyaya kadar türlü şeyler anlatırlardı. Köyün hayat okulu bu kümelerdi. Her genç kız, utansa da, sıkılsa da, kızarsa da, bozarsa da, gerek gizli gizli, gerek açık kulak kabartarak kendilerine göre birşeyler kapar, bir şeyler öğrenirlerdi.
“Fırat”, “Et ve Tırnak”, “Bir Şehit Eşi”, “Aliye”, “İnce Ördek”, “Bunalım”, “Bencillik”, “Size Selam Söyledi”, “Deli Cumali”, “Nafile”, “Nerede Kaldı”, “Bir Yaz Günü Üşütmek”, “Yazmalıydı” ve “Analık” adlı 14 hikayenin yer aldığı kitapta yazar; sade, akıcı ancak vurucu ve etkileyici bir dil kullanıyor.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
“Fırat”, “Et ve Tırnak”, “Bir Şehit Eşi”, “Aliye”, “İnce Ördek”, “Bunalım”, “Bencillik”, “Size Selam Söyledi”, “Deli Cumali”, “Nafile”, “Nerede Kaldı”, “Bir Yaz Günü Üşütmek”, “Yazmalıydı” ve “Analık” adlı 14 hikayenin yer aldığı kitapta yazar; sade, akıcı ancak vurucu ve etkileyici bir dil kullanıyor.