Çatışma olgusu her zaman varlığını sürdürse de çatışma çözümleme çabalarının da sürdürülebilir olması, toplumsal ve siyasi alanlarda yaşanan çatışmaların çözülmesi konusunda atılacak adımların varlığı ve yapılacak uygulamaların devamlı olmasına bağlıdır. Bu bakımdan çağdaş dünyada medeniyetler çatışması gibi bir tezi ortaya koyan ve savunan çatışmacı görüşler kadar; kültürlerarası uyum sağlama, anlaşma çabalarını ön plana çıkaran yapıcı düşünceler de yer almaktadır. Bu amaçla ulusal ve/veya uluslar arası barış düşüncesiyle çatışmaların önlenmesi ve çatışma sürecinde çözümsel anlayışla çalışan, çatışma sonrası iyileştirme ve barış inşa etme projeleri gerçekleştiren birçok birey, kurum veya kuruluş mevcuttur.Varolan bir çatışmayı çözümleyebilmek zaman ve sabır isteyen bir süreç, çatışmaları çözümleme sorumluluğu veya barışı inşa etme görevi oldukça zor olduğundan bu alana yapılacak her katkı önemlidir. Bu doğrultuda, “ıslah etme” fikriyle, toplumsal uyumu bozan her hareketi yasaklayarak “ifsat etme” düşüncesinin karşısında olan İslam’ın, çatışma önleyici ve çatışma çözümünü kapsayıcı prensiplerinin çatışma çözüm alanında önemli bir yere sahip olduğu söylenebilir.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)