Kırlara tefekküre çıktığı bir gün, bir baba yengeçle onun yanında iki yavru yengeç görür. Baba ne yapıyorsa, yavrular da onu tekrarlıyordu. Babaları gibi, onlar da yan yan yürüyorlardı. Birden Salzmann'ın beyninde şimşekler çaktı: 'Çocuklar, büyüklerinden gördükleri şeyleri tekrar ederek alışkanlık kazanıyorlar. Öyleyse, eğitime çocuklardan başlamalıyım' dedi. Bu karar, onun hayatında mühim bir dönüm noktası oldu. Tekrar baba ocağına dönüp inzivaya çekildi. Nasıl bir eğitim şekli uygulaması gerektiği üzerine uzun uzun düşündü. Klasik eğitim sistemlerini inceledi. Yunan, Roma ve İslam eğitimcilerinin eserlerini okudu. İslam ahlakçılarının 'menkıbe ile öğretme' metodunu çok beğendi. Okurken, devamlı notlar alıyordu. (kitaptan)
“….Göreve başladığının daha ilk aylarında, “insan eğitmenin” ne kadar zor bir iş olduğunu farketti… Ne anlatsa dinliyorlar, fakat kiliseden çıktıktan sonra yine kendi bildiklerini okuyorlardı. Salzmann, büyüklere tesir edemediğine üzülüyor; “Allah’ım! Cehalet içinde yüzen bu insanları alışkanlıklarından vazgeçirmek ne kadar zor bir şey” diyordu.Kırlara tefekküre çıktığı bir gün, bir baba yengeçle onun yanında iki yavru yengeç görür. Baba ne yapıyorsa, yavrular da onu tekrarlıyorlardı. Birden Salzmann’ın beyninde şimşekler çaktı: “Çocuklar, büyüklerinden gördükleri şeyleri tekrar ederek alışkanlık kazanıyorlar. Öyleyse, eğitime çocuklardan başlamalıyım” dedi…”İşte kendisi bir eğitimci olan C.G. Salzmann’ın Çocuğu Kötü Eğitmenin Yolları adlı kitabı, bu hadisenin bir neticesidir. Kitabında ailelere ve eğitimcilere seslenmekte, eğitim için sıraladığı prensiplerden hemen sonra, bu prensipleri açıklayan bir veya birkaç hikâye yer almaktadır. Biz bunu şark klasiklerinde ilk defa görüyoruz. Fakat, bu eserinde Salzmann bir yenilik getirmiştir: Prensibi tersinden almaktadır. Mesela, “çocuğunuzun doğru sözlü olmasını istiyorsanız, şunu şunu yapın” demiyor da; “çocuğunuzun yalancı olmasını istiyorsanız, bunu bunu yapın” diyor.Hemen o ters prensibin altına, bunu destekleyici bir hikâye koyuyor.Niçin böyle yaptığını soran bir dostuna şu cevabı vermiştir: “Bana prensibi tersinden alma fikrini, bir kır gezisinde, bir gölün kenarında, çakıl taşları arasında gördüğüm yengeçler ilham etti.”Kitabın ilk baskısının kapağında, görmüş olduğu baba yengeçle iki yavru yengecin resimleri vardır. Resmin altında şu cümle yer almaktadır: “Babacığım senden ne görürsek biz de onu yaparız.” Eserin orijinal adı “Çocuklarınızı Yanlış Eğitiyorsunuz” olduğu halde, kapağındaki resme atfen, “Yengeç Kitap” olarak şöhret bulmuştur. Yengeç Kitap, birçok dile çevrilmiş; büyük okuyucu kitlelerinin ilgisini toplamıştır.Benim okuduğum baskı Adım Yayınlarından çıkmış.Oldukça güzel ve kaliteli bir baskı. Ama kitap, ülkemizde birçok yayınevi tarafından, farklı adlarla çevrilip basılmıştır. Bütün anne-babalara ya da anne-baba adaylarına özellikle de işi eğitim olanlara ısrarla tavsiye ederim.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
“….Göreve başladığının daha ilk aylarında, “insan eğitmenin” ne kadar zor bir iş olduğunu farketti… Ne anlatsa dinliyorlar, fakat kiliseden çıktıktan sonra yine kendi bildiklerini okuyorlardı. Salzmann, büyüklere tesir edemediğine üzülüyor; “Allah’ım! Cehalet içinde yüzen bu insanları alışkanlıklarından vazgeçirmek ne kadar zor bir şey” diyordu.Kırlara tefekküre çıktığı bir gün, bir baba yengeçle onun yanında iki yavru yengeç görür. Baba ne yapıyorsa, yavrular da onu tekrarlıyorlardı. Birden Salzmann’ın beyninde şimşekler çaktı: “Çocuklar, büyüklerinden gördükleri şeyleri tekrar ederek alışkanlık kazanıyorlar. Öyleyse, eğitime çocuklardan başlamalıyım” dedi…”İşte kendisi bir eğitimci olan C.G. Salzmann’ın Çocuğu Kötü Eğitmenin Yolları adlı kitabı, bu hadisenin bir neticesidir. Kitabında ailelere ve eğitimcilere seslenmekte, eğitim için sıraladığı prensiplerden hemen sonra, bu prensipleri açıklayan bir veya birkaç hikâye yer almaktadır. Biz bunu şark klasiklerinde ilk defa görüyoruz. Fakat, bu eserinde Salzmann bir yenilik getirmiştir: Prensibi tersinden almaktadır. Mesela, “çocuğunuzun doğru sözlü olmasını istiyorsanız, şunu şunu yapın” demiyor da; “çocuğunuzun yalancı olmasını istiyorsanız, bunu bunu yapın” diyor.Hemen o ters prensibin altına, bunu destekleyici bir hikâye koyuyor.Niçin böyle yaptığını soran bir dostuna şu cevabı vermiştir: “Bana prensibi tersinden alma fikrini, bir kır gezisinde, bir gölün kenarında, çakıl taşları arasında gördüğüm yengeçler ilham etti.”Kitabın ilk baskısının kapağında, görmüş olduğu baba yengeçle iki yavru yengecin resimleri vardır. Resmin altında şu cümle yer almaktadır: “Babacığım senden ne görürsek biz de onu yaparız.” Eserin orijinal adı “Çocuklarınızı Yanlış Eğitiyorsunuz” olduğu halde, kapağındaki resme atfen, “Yengeç Kitap” olarak şöhret bulmuştur. Yengeç Kitap, birçok dile çevrilmiş; büyük okuyucu kitlelerinin ilgisini toplamıştır.Benim okuduğum baskı Adım Yayınlarından çıkmış.Oldukça güzel ve kaliteli bir baskı. Ama kitap, ülkemizde birçok yayınevi tarafından, farklı adlarla çevrilip basılmıştır. Bütün anne-babalara ya da anne-baba adaylarına özellikle de işi eğitim olanlara ısrarla tavsiye ederim.