Nagihan ŞahinÇamların naneli nefeslerini, tepenin Tepegöz duruşunu,insanların cavlaklığını, güvercinlerin telek telekliğini,şehrin asıltı sisini, çayhanelerin mahmur buğusunu bırakıpeşiğe yöneldim. Arkamda kocaman bir neşe yumağıbırakıyordum. Her zaman içinde olmak istediğim yumağı.Büyük kesme taşları, mermer çeşmeleri, kötü boyalıdemir çitleri, bambudan örme sandalyeleri, temperlicam kestirilmiş masaları, genzi yakan sabah havasını,zamanı şaşırmamı engelleyen cep telefonu zillerinisarıp sarmalamış, işveli bakışlar, inatçı göz dikmelerletitretilmiş, bugünü son damlasına kadar emen biryumak...Arkamı döndüm. Bir kez daha o yumağı çözemeden,yumakla bir olamadan. Eşikten geçmeyi istiyordum,içeriye bakmayı. İçeride ne var?
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Bir ilk kitap. Yirmi bir öykü. Fantastik öyküler okuru zorlasa da bir solukta okunacak bir kitap.