"Türkiye, tüm toplumsal zafiyetlere 'demokrasi'nin panzehir olduğunu içine sindirmek istemiyor. Egemen 'militer' anlayış, demokrasinin kendi iktidarını da kenara iteceğini bildiğinden, sürekli 'toplumsal korkular' üretiyor. Bu, kendisinin hukuk dışı dokunulmazlığını perçinliyor. Eskiden 'komünizm' bizi korkutmak için kullanılan umacıydı. Şimdi 'dincilik' ve 'Kürtçülük' moda." Ertelenmiş Hayatları Geri Verin, belleği zayıf toplumuza, 'yakın geçmişi' hatırlatıyor. Dünyadaki gelişmelere kayıtsız kalışımız, gelişen bilgi teknolojisinin izlememekte gösterdiğimiz olağanüstü beceri, sonunda bize pahalıya mal olmuştur. Dengesini yitirmiş gelir dağılımı, 'derin' bürokrasinin elinde kıvranan yurttaş ve arayı hızla açan Avrupa... Sorunlarımızın çözümünü kendi içimizde arayacaktık elbette, ama öncelikle şuna karar vermemiz gerekiyordu: Böyle bir çözüm arayışına var mıydık? Mehmet Altan, sıcak 1993 yılını satırlarında bütün canlılığıyla ortaya koyuyor. Yaşadıklarından ders almak isteyenler ve ülke sorunlarına yeni yöntemlerle çözüm arayanlar için bu kitap bir hatırlatma. Yeter ki hayatlar ertelenmesin.
Mehmet Altan’ın 1993 yılı makalelerinden oluşmuş bir kitap. Yazara göre, Türkiye hep yerinde sayıyor, yıllar öncesine ait sorunlar bugün de olduğu gibi duruyor. Hep aynı problemlerle uğraşıyoruz. Gerçektende makaleler okunduğunda 11 yıl öncesine ait değil de bu gün için yazılmış makaleler gibi olduğunu görüyoruz. 11 yıl öncesine ait yazılar olduğunu ancak konu içinde geçen kahramanlardan ayırtedebiliyoruz. Yazar, “Yerimizde saydığımız için çağdaş dünyanın eriştiği refah seviyesini yakalayamıyoruz ve refahımız sürekli erteleniyor, bu yüzden dünya insanlarının sahip olduğu haklara sahip olamıyoruz. Artık çağı yakalayın ve ertelenmiş hayatlarımızı geri verin” diyor.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Mehmet Altan’ın 1993 yılı makalelerinden oluşmuş bir kitap. Yazara göre, Türkiye hep yerinde sayıyor, yıllar öncesine ait sorunlar bugün de olduğu gibi duruyor. Hep aynı problemlerle uğraşıyoruz. Gerçektende makaleler okunduğunda 11 yıl öncesine ait değil de bu gün için yazılmış makaleler gibi olduğunu görüyoruz. 11 yıl öncesine ait yazılar olduğunu ancak konu içinde geçen kahramanlardan ayırtedebiliyoruz. Yazar, “Yerimizde saydığımız için çağdaş dünyanın eriştiği refah seviyesini yakalayamıyoruz ve refahımız sürekli erteleniyor, bu yüzden dünya insanlarının sahip olduğu haklara sahip olamıyoruz. Artık çağı yakalayın ve ertelenmiş hayatlarımızı geri verin” diyor.