Hamd, şeyleri bir yokluktan ve yokluğun yokluğundan var eden ve şeylerin varlığını kelimelerinin yönelişine dayandıran Allah'a mahsustur. Bu sayede onların yaratılmışlığını ve Hakk'ın kadimliğinden kaynaklanan özelliklerinin sırını öğrendiğimiz gibi Allah'ın bize bildirdiği kadimliğini de öğreniriz.Münezzeh Allah, zuhur edip izhar ederek zahir olmuştur, batın kalmamıştır; fakat (aynı zamanda) batın olmuş ve batın kılmıştır. Kulun varlığı, öncesinde de sabit iken, O'nun için el-Evvel (ilk) ismini sabit kılmıştır; yok oluşun ve yoksunluğun takdir edilmesi ise daha önce de sabit iken, Hak için el-Ahir (son) ismini sabit kılmıştır.Asır ve muasır, cahil ve haberdar olmasaydı, O'nun el-Evvel ve el-Ahir veya el-Batın ve ez-Zahir isimlerinin anlamını kimse bilmeyecekti. Bu gibi isimler, bu en yüce anlamda Tanrı'nın güzel isimleri olsa bile, isimler arasında bir farklılaşma vardır. Söz konusu farklılaşma, menzillere yerleşmek için vesileler edindiklerinde belirginleşir...
Fütuhat-ı Mekkiyye, bilim, sanat, düşünce, kısaca insanın salt gerçeğe ulaşmadaki zihinsel ve pratik eylem ve ürünlerinin kendini gösterdiği alanların, varlığın birliği ilkesi perspektifiyle yeniden yorumlanması ve kurulması, bir anlamda bilimlerin canlandırılması teşebbüsüdür.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Asır ve muasır, cahil ve haberdar olmasaydı, O’nun el-Evvel ve el-Ahir veya el-Batın ve ez-Zahir isimlerinin anlamını kimse bilmeyecekti.
Dili anlaşılır bir kitap sadece tanrı kelimesini kullanmasını yadırgadım. Yanlız bundan. Önce fususul hikem okunursa daha anlaşılır olur
ibn Arabi den güzel bir eser
Fütuhat-ı Mekkiyye, bilim, sanat, düşünce, kısaca insanın salt gerçeğe ulaşmadaki zihinsel ve pratik eylem ve ürünlerinin kendini gösterdiği alanların, varlığın birliği ilkesi perspektifiyle yeniden yorumlanması ve kurulması, bir anlamda bilimlerin canlandırılması teşebbüsüdür.
İBN-İ ARABİNİN GÜZEL ESERLERİNDEN BİRİ