Edebiyat tarihi içerisinde yer alan “tarihî roman”, başka türlü söylersek “Büyük Ulusal Anlatı”, Türk edebiyat tarihi içinde etkili bir tür olarak biçimlenmiştir. Bunun başlıca nedeni, imparatorluğun çöküş/çözülüş sürecinde intelligentsia’nın yaşadığı reaksiyoner ruh halidir. Bu ruh hali “Bosna’nın ilhakı... Trablusgarb, Balkan faciası ve Dünya Savaşı, yenilgi...” ile beslenirken, karşımıza “93’ten beri yoğunlaşan kasvetli atmosferi dayanılmaz bir kâbusa dönüştüren bir süreç” çıkar. Osmanlı kimliğinin zımnî olarak tükenişi, hayatı bir şekilde devam ettirmenin, ona sarılmanın bir yolu olarak Türk kimliğinin öne çıkartılması; dilin, Türkçe’nin entelektüel tartışmaların konusu olarak ele alınması, yaşanılan “kaybı” telafi etmeye yönelik çabalardır. Bu telafi çabaları “millî bir tarih” ihtiyacını zorunlu kılar. Geçmiş, “tarih” olarak icat ve inşa edilirken, o “tarih”in popüler bir anlatı biçiminde tedavüle sokulması da gerekli olur. Edebiyat, hem “Büyük Ulusal Anlatı”nın kurgusunu, biçimini, ahengini geliştirme hem de popüler alıcılarına ulaştığında, işlevini layıkıyla yerine getirebilmek için hamaset edebiyatından bol bol yararlanmış, daha doğrusu, bunun yeterli bir geleneği bulunmadığı için, kendileri büyük ölçüde yaratmışlardır. Murat Belge, Genesis’te edebiyatın bu “vitrini”ni ele alırken, milliyetçi, muhafazakâr, İslâmcı yazarların “Türk tarihî romanı”nı nasıl tefriş ettiklerini inceliyor.
Murat Belge Türkiye’nin ender fikir adamlarından olduğunu bu kitabında ki objektifliğiyle herkese birkez daha gösterdi. Edebiyatçı kimliğiyle cumhuriyetin ilk yıllarında yazılan farklı ideolojilerdeki kitapların aslında birbirinden çok da farklı olmadıklarınımilliyetçilik ile sol!un içiçeliğini birkez daha kendi uslübu ile anlatmış. Teşekkürler.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Murat Belge ama yine de okunuyor.
Siyaset ve edebiyat.. Belge’nin kalemi ve gözleminin en kuvvetli olduğu yer.
murat belgenin beğendiğim 2. kitabı
Murat Belge’nin belki de en iyi eseri.
Murat Belge Türkiye’nin ender fikir adamlarından olduğunu bu kitabında ki objektifliğiyle herkese birkez daha gösterdi. Edebiyatçı kimliğiyle cumhuriyetin ilk yıllarında yazılan farklı ideolojilerdeki kitapların aslında birbirinden çok da farklı olmadıklarınımilliyetçilik ile sol!un içiçeliğini birkez daha kendi uslübu ile anlatmış. Teşekkürler.