Gretel’in öyküsü,genç bir kadının İkinci Dünya Savaşı sırasında Hamburg’da geçen yaşamının büyüleyici öyküsüdür.Gretel Wachtel ,en yakın arkadaşının,1938 yılında Yahudi halkına yapılan zulümle ün yapmış gece olan Kristallnacht sırasında ortadan yok oluşuna şahitlik etmiş;savaş boyunca müttefiklerin şehirdeki düzenli bombalamalarına dayanmış ve Gomorrah Operasyonu’nun sebep olduğu ateş fırtınasından sağ çıkmıştır.
Patavatsızca söylenmiş bir Nazi karşıtı yorum sonucunda bir cephane fabrikasında çalışmaya zorlanmış fakat totoliter rejimle savaşma arzusunu kaybetmemiştir.Bir direnişçiyle evlenmiş,Gestapo tarafından aranan kaçakları koruyan mahalle rahibine yardım etmiş ve Yahudi doktorunu evlerinin kilerinde saklamıştır.
Wehrmach’ta daktiloculuk yapmaya çağırılan Gretel,iş yerinde Enigma şifreleme aracıyla mesaj alıp gönderirken edindiği gizli bilgileri taşıyarak direnişçilerle birleşmiştir.Sonunda,1945’te Gestapo tarafından yakalanmış ve bir toplama kampına götürülmüş,İngiliz ordusu’nun Hamburg’a ilerlemesiyle serbest bırakılmıştır.Savaştan sonra Gretel bir İngiliz subayına aşık olmuş,subay’ın İngiltere’ye gönderilmesi ise ıstırabı olmuştur.
Çok az insanın sesini çıkarmaya cesaret edebildiği bir dünyada yaşayan özgür ruhlu genç bir kadının öyküsü…Kararlılık ve cesaretin ilham verici masalıdır.
Nazilerin yaptıkları işkenceler bilinir de almanların çektikleri sıkıntılar bilinmez genelde. Uzun yıllar savaş, açlık ve yokluk, bombalar ve sığınıklarda geçen geceler insanların yaşam biçimi olmuş. Savaş bittiğinde inanamışlar bile insanlar. Tıpkı hapisten çıkıp ne yapacağını bilemeyen insanlar gibi savaş, yiyecek karaborsası, gestapolar olmadan nasıl yaşayacaklarını bilememişler. Bütün bunlar güzel evet ; ama belki daha vurgulu işlenebilirdi. Fakat güzeldi, okunması gerekenlerden…
Kitabı okudum ve beğendim. İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyasında yaşamış bir kadının gözünden olayları okumak ilginçti. Nazilerin nasıl bir baskı yarattığını , insanların ne kadar karşı olsalar da kendilerini açıkça ifade edemediklerini görüyorsunuz. Komşunuz, arkadaşınız kayboluyor ama siz onlar hakkında soru bile soramıyorsunuz. Bombalar, açlık…gerçekten kötüymüş. Konu ilgimi çektiği için kitabı bir solukta okudum . Ama bu kadar ilginç bir konunun anlatımı biraz daha akıcı olabilirdi diye düşünüyorum. Bazı olaylar fazla derine inilmeden üstün körü anlatılmış gibi geldi bana. Bazı yerleri daha fazla duygusal derinlik kazandırılarak yazılabilirdi. Buna rağmen okunabilir bir kitap. Tavsiye ediyorum.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Nazilerin yaptıkları işkenceler bilinir de almanların çektikleri sıkıntılar bilinmez genelde. Uzun yıllar savaş, açlık ve yokluk, bombalar ve sığınıklarda geçen geceler insanların yaşam biçimi olmuş. Savaş bittiğinde inanamışlar bile insanlar. Tıpkı hapisten çıkıp ne yapacağını bilemeyen insanlar gibi savaş, yiyecek karaborsası, gestapolar olmadan nasıl yaşayacaklarını bilememişler. Bütün bunlar güzel evet ; ama belki daha vurgulu işlenebilirdi. Fakat güzeldi, okunması gerekenlerden…
Kitabı okudum ve beğendim. İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyasında yaşamış bir kadının gözünden olayları okumak ilginçti. Nazilerin nasıl bir baskı yarattığını , insanların ne kadar karşı olsalar da kendilerini açıkça ifade edemediklerini görüyorsunuz. Komşunuz, arkadaşınız kayboluyor ama siz onlar hakkında soru bile soramıyorsunuz. Bombalar, açlık…gerçekten kötüymüş. Konu ilgimi çektiği için kitabı bir solukta okudum . Ama bu kadar ilginç bir konunun anlatımı biraz daha akıcı olabilirdi diye düşünüyorum. Bazı olaylar fazla derine inilmeden üstün körü anlatılmış gibi geldi bana. Bazı yerleri daha fazla duygusal derinlik kazandırılarak yazılabilirdi. Buna rağmen okunabilir bir kitap. Tavsiye ediyorum.