Hint'te insan, yaptığı eylemlerin sonucu olarak (karma) sonsuz kez bu dünyaya gidip-gelmek (samsara=genedoğum döngüsü) zorundadır. Bu yüzden de bir anlamda, yaptığı amellerin bir kölesidir. Bu gidiş gelişlerin belirleyicisi olan karma yasası, ezeli olsa da ondan ve onun yol açtığı kölelikten kurtulmak/özgürlüğe kavuşmak mümkündür. Bu kurtuluş/özgürleşme bütün varlıkların nihai hedefidir; bu yüzden de en yüce mutluluk (mokşa) olarak isimlendirilir. Dini amellerden, bilgiye (metafizik) hatta mantığa varıncaya kadar her türlü bedeni ve zihni faaliyet, karma-samsara çemberinin kölesi olan insanı buradan kurtarma ve ruhunu nihai olarak özgür kılma hedefini gerçekleştirmeye yöneliktir. Bu açıdan bütün faaliyetler, kurtarıcı bir özelliğe sahip oldukları gibi, onların değeri de söz konusu hedefi gerçekleştirmeye yönelik yaptıkları katkıyla ölçülür.
Tarih bölümündeyken Dünya Dinleri Tarihi kitabımızın bir bölümünü Fuat Aydın hazırlamıştı. Kendisine e-posta gönderdim ve ne kadar değerli bir insan olduğunu, Hint dinleri konusunda ne kadar tarafsız ve Türkiye’de asla rastlanılamayacak derecede objektif olduğunu yazdım. Kendisi de e-postamı cevapladı sağolsun. Sonradan kendi yazdığı ve çevirdiği kitapları da aldım ve hepsini çok beğendim. Bu kitap da çok güzel. Tarafsız din bilginlerine ihtiyacımız var.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Tarih bölümündeyken Dünya Dinleri Tarihi kitabımızın bir bölümünü Fuat Aydın hazırlamıştı. Kendisine e-posta gönderdim ve ne kadar değerli bir insan olduğunu, Hint dinleri konusunda ne kadar tarafsız ve Türkiye’de asla rastlanılamayacak derecede objektif olduğunu yazdım. Kendisi de e-postamı cevapladı sağolsun. Sonradan kendi yazdığı ve çevirdiği kitapları da aldım ve hepsini çok beğendim. Bu kitap da çok güzel. Tarafsız din bilginlerine ihtiyacımız var.