Seferberlik görmüş kuşağın yetinmeye programlanmış çocukları olduğumuzdan mı ne, gele gele mahrumiyeti putlaştırmak gelmişti aklımıza. Erdemli olmayı kazançlı olmaktan üstün sayıyorduk. Hepimiz mi? Hayır, bazılarımız. Çok azımız. Ya diğerleri? Onlar işlerine nasıl geliyorsa öyle davranıyorlardı. Daha ötesine yetecek solukları yoktu. Fırsatçıydılar. Çocuk olmayı kabahat zanneder, Kaf dağı, Keloğlan, Prenses Süreyya masallarına inanırken, ansızın büyüyüverdik. Artık her şeyde, her yerde, hep beraber olabilme hayalindeydik. Yarin yanağından gayri...
Kitap Yorumları - (0 Yorum)