Homo Narrans: İnsan Niçin Anlatır? Mit, Masal ve Hikayenin Arkeolojisi
Tanıtım Bülteni
İnsanın uğraşı, kendinin inşasıdır, tamamlanma ve bütünlenme gailesi. İnsan, konuştukça konuşlanır, konar ve yerleşir. Dille kaybettiğinin yerine, yine dille yenisini ikame etmeye çalışır. Ulaşmayı amaçladığı hep geride bıraktığıdır. Binlerce yıllık bu kimlik inşası, insanın hayvan bedenine giydiği mana dünyasını oluşturarak onu rasyonel örgütlü bir toplumsal varlığa dönüştürür. Homo narrans doğadan yonttuğu harflerden kurduğu metinlerle ve ölümlülüğünün üzerine giydiği ölümsüz simgesellikle, minik parçalardan oluşan büyük öyküler yaratıcısıdır. Mitler, doğanın bir parçası olarak çevresiyle etkileşiminin insandaki dilsel yansımalarıdır, onun doğa üzerinde kurmaya çalıştığı hâkimiyetin öyküleridir. Bu anlamıyla mitler, insanın kendini inşasında kullandığı, kendisi tarafından yaratılan yapı taşlarıdır. İnsan nedir? sorusuna verilecek yanıtların toplamıdır. İnsan kendi anlatısıdır; onun bedeni, dünyası, yaşamı ve kültürü hem ürettiği hem de içinde rol aldığı mitler ve masallarda varlık bulur. İçinde yaşadığımız, baştan sona dille ve dilde inşa edilmiş bir Homo sapiens dünyasıdır. Senaryosunu kendi yazdığı bir yaşamı ölmek istemeden yaşayıp ölen insan, hem yaşamına hem de katlanamadığı ölüme anlam yükleme çabasıyla dilin ipine sarılarak kendini anlatıların kör kuyularına bırakmıştır. Belki de bu yüzden Homo sapiens bir Homo narrans’tır yani hikâye anlatan insandır. İnsan niçin hikâye anlatır? sorusunun binlerce yıllık izini süren bu kitap, mitler ve masallar eşliğinde okuyucuyu heyecanlı bir yolculuğa çıkarıyor.
Mağara duvarlarındaki resimlerden mitlere, masallara, romanlara, film ve dizilere varana dek sürekli hikâyeler anlatan insan, her şeyi hep yeniden keşfettiği gibi, şimdi en başa dönüp “hikâye anlatıcılığı”nı da en baştan keşfediyor. Tabii bu keşif sırasında da kendine o kadim soruyu tekrar soruyor: Niçin anlatır ki insan? Arkeolog İsmail Gezgin de bu kitabında, bu sorunun peşinden gidiyor.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Mağara duvarlarındaki resimlerden mitlere, masallara, romanlara, film ve dizilere varana dek sürekli hikâyeler anlatan insan, her şeyi hep yeniden keşfettiği gibi, şimdi en başa dönüp “hikâye anlatıcılığı”nı da en baştan keşfediyor. Tabii bu keşif sırasında da kendine o kadim soruyu tekrar soruyor: Niçin anlatır ki insan? Arkeolog İsmail Gezgin de bu kitabında, bu sorunun peşinden gidiyor.
insan neden anlatırın cevabı bu kitapta , okunmalı
Yazı, söz ve çizgi insanın serüveninin tüm kodlarını barındırıyor. İsmail Gezgin kitapta bu kodları çözüyor.
İsmail hocayı yıllardır takip ederim, harika bir kitap yazmış yine.
Çok iyi bir anlatı, tebrik ederim.