İslam Dünyasının Çağdaşlaşma Serüveni Hint Alt Kıtası, Mısır Diyarı ve Türkiye Modernleşmesi Üzerine
Tanıtım Bülteni
Yaklaşık son iki yüz yıldır, en azından yazılı literatürün önemli bir kısmında, İslâm hayata yön veren bir inanış biçimi olmaktan ziyade söze konu teşkil eden bir tarihsel gerçeklik şeklinde algılanır olmuştur. Elbette, İslâm’ın söze konu teşkil etmesi, yadırganacak bir husus değildir. Zira geleneksel dönemde de İslâm, nüzûlü süreciyle eş zamanlı biçimde söze konu olagelmiştir. Bu kitap, çağdaşlaşmaya dair konuları, dönemin İslâm âlimlerinin, sınırlandırma gayretleri sürecindeki konumlarını açık bir şekilde ortaya koymaktadır. İslâm dünyasının çağdaşlaşması serüveninin, kitabın okunmasından sonra zihinlerde daha da net biçimde canlanacağını umut ediyoruz.
İslam dünyasındaki çağdaşlaşma süreci Hind Alt Kıtası, Mısır ve Türkiye üzerinden teşekkül ve sistemleşme dönemi olarak ele alınmış ve üç bölgede İslam’da çağdaşlaşma konusunda önde gelen yazarların görüşlerine yer verilmiştir. Çağdaşlaşmanın sistemleşme dönemine Bulgaristan’daki çağdaşlaşmaya ayrı bir başlık altında yer verilmiştir. Eser, doktora tezinin bir kısmı olduğundan özellikle eserin ilk kısımları yer yer sıkıcı gelebilmektedir. Konu geniş olduğundan ve çağdaşlaşmanın hangi açıdan ele alındığı spesifik hâle getirilmediğinden eser İslam dünyasındaki çağdaşlaşma sürecinin özeti niteliğindedir.
Ortadoğu-Asya-Afrika yizeyinde meydana gelen çağdaşlaşma çalışmalarına İslami bakış açısı mevcut. ayrıca akademik bir eser olmasından olayı bilgiler daha güvenilir bir hale geliyor.
Yaklaşık son iki yüz yıldır, en azından yazılı literatürün önemli bir kısmında, İslâm hayata yön veren bir inanış biçimi olmaktan ziyade söze konu teşkil eden bir tarihsel gerçeklik şeklinde algılanır olmuştur. Elbette, İslâm’ın söze konu teşkil etmesi, yadırganacak bir husus değildir.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Modernleşme sürecini üç farklı coğrafyadan okumak için…
İslam dünyasındaki çağdaşlaşma süreci Hind Alt Kıtası, Mısır ve Türkiye üzerinden teşekkül ve sistemleşme dönemi olarak ele alınmış ve üç bölgede İslam’da çağdaşlaşma konusunda önde gelen yazarların görüşlerine yer verilmiştir. Çağdaşlaşmanın sistemleşme dönemine Bulgaristan’daki çağdaşlaşmaya ayrı bir başlık altında yer verilmiştir. Eser, doktora tezinin bir kısmı olduğundan özellikle eserin ilk kısımları yer yer sıkıcı gelebilmektedir. Konu geniş olduğundan ve çağdaşlaşmanın hangi açıdan ele alındığı spesifik hâle getirilmediğinden eser İslam dünyasındaki çağdaşlaşma sürecinin özeti niteliğindedir.
Faydalı nitelikli bir çalışma
Ortadoğu-Asya-Afrika yizeyinde meydana gelen çağdaşlaşma çalışmalarına İslami bakış açısı mevcut. ayrıca akademik bir eser olmasından olayı bilgiler daha güvenilir bir hale geliyor.
Yaklaşık son iki yüz yıldır, en azından yazılı literatürün önemli bir kısmında, İslâm hayata yön veren bir inanış biçimi olmaktan ziyade söze konu teşkil eden bir tarihsel gerçeklik şeklinde algılanır olmuştur. Elbette, İslâm’ın söze konu teşkil etmesi, yadırganacak bir husus değildir.