Ülkemiz; 12 Eylül sabahına şiddetli bir depremle uyandı. Her şey ama her şey alt üst oldu. Kimileri yaralandı, kimileri öldü, kimileri sakat kaldı... Aklını ziyan etti kimileri. Bazıları işini, gücünü yitirdi. Nice yuvalar yıkıldı, nice ocaklar söndü... Nice aşklar yarım kaldı.Kantar Karakolu, darbe günlerinde küçük bir taşra kasabasında yaşananların tutanağıdır. Her bir sözcüğü, her bir satırı, her bir sayfası doğrudur, gerçektir. "Eve birkaç nefes yolum kalmıştı. Jandarmanın biri silahını bana doğrultarak, "Dur eller yukarı," dedi. Gülmek mi ağlamak mı lazım geldiğine bir türlü karar veremedim. Bir elimle pazar filesini diğer elimle de yoğurt bakracını tutuyordum. "Ellerimi kaldıramam asker ağa," dedim. Şaşırdı. Emrini aynı usulle yineledi. "Görmüyor musun elimdekileri," dedim. "Nasıl ellerimi yukarı kaldırabilirim?"Bozulduğunu hissettim. "Tamam," dedi. "Ellerinizdekileri yere bırakın da..
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Edebi ve sürükleyici bir eser. Okumanizi tavsiye ederim.
Gerçek olaylardan oluşan bir solukta bitirebileceğiniz bir kitap
Küçük bir taşra kasabasında geçen, 12 Eylül dönemi yaşanmışlıklarını tanıkların verdiği bilgiler ışığında anlatan akıcı bir kitap.