Benim için birini terk etmeseydiniz ya da biri sizi terk etmeseydi hiçbirinizi tanıma fırsatı bulamayacağımı anlıyorum şimdio berbat gecelerle birlikte anımsanan iyi gecelere içiyorum; işler yolunda gittiğinde herkes kadar mutlu olabildik ve bana sunabileceğinizin en iyisini sunduğunuz için hepinize müteşekkirim; yüreğimde yaşamaya devam edeceksiniz ve bir yerlerde bir cennet varsa şayet bir gün hepiniz orada olacaksınız büyük beyaz köpekbalığı esarette şaşkın gözlerle, şaşkın aptal gözlerle sonsuza dek dönüp dururken.
Bukowski’nin sivri dilli öyküleri bir tarafa şairliğini ve gerçekten içinden taşan duyguları gözler önüne seren bir eser. Onun kırılgan yanlarını da bulabileceğiniz tek adres sanırım şiirlerinde gizli. Bukowski’yi anlamak, biraz daha tanımak isteyenler için eşsiz bir derleme.
‘Kendimizde Açtığımız Yaralar’, aynı zamanda, Charles Bukowski’nin ‘Gece Çılgın Ayak Sesleriyle Yırtıldı’ kitabının ikinci cildini oluşturuyor ve “serseri” bir şair-yazar olarak tanımlanan Bukowski’nin şiirlerinden oluşuyor. Bu şiirlerden bir alıntı: gece yarısından sonra yazmaya devam ediyorum/ avludaki köpek sese havlarken,/ bu elektrikli daktilo fazla ses çıkarmıyor/ aslında;/ ama burada yaşayan insanlar pek umursamıyorlar/ ve bunun için müteşekkirim./ geçmiş yıllardan/ Kingsley Bulvarı’ndaki odamı hatırlıyorum./ ben mekanik daktilomda yazarken/ alt kattaki kadın süpürgeyle/ tavana vurur/ üst kattaki kadın öfkeyle yerde/ tepinirdi.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Bukowski’nin sivri dilli öyküleri bir tarafa şairliğini ve gerçekten içinden taşan duyguları gözler önüne seren bir eser. Onun kırılgan yanlarını da bulabileceğiniz tek adres sanırım şiirlerinde gizli. Bukowski’yi anlamak, biraz daha tanımak isteyenler için eşsiz bir derleme.
yaşı biraz ilerleyenler Brigitte Bardot u bilirler hayatın akış yolunda ilerlerken onun içinde şiir var bu kitapda
‘Kendimizde Açtığımız Yaralar’, aynı zamanda, Charles Bukowski’nin ‘Gece Çılgın Ayak Sesleriyle Yırtıldı’ kitabının ikinci cildini oluşturuyor ve “serseri” bir şair-yazar olarak tanımlanan Bukowski’nin şiirlerinden oluşuyor. Bu şiirlerden bir alıntı: gece yarısından sonra yazmaya devam ediyorum/ avludaki köpek sese havlarken,/ bu elektrikli daktilo fazla ses çıkarmıyor/ aslında;/ ama burada yaşayan insanlar pek umursamıyorlar/ ve bunun için müteşekkirim./ geçmiş yıllardan/ Kingsley Bulvarı’ndaki odamı hatırlıyorum./ ben mekanik daktilomda yazarken/ alt kattaki kadın süpürgeyle/ tavana vurur/ üst kattaki kadın öfkeyle yerde/ tepinirdi.