Tamam, estetize ediyorum, idealleştiriyorum biliyorum. Düpedüz yazıyorum. Romantik olduğum da bir yafta gibi boynuma asılı. Ama ben gördüğümü söylüyorum. Neticede şu yazdıklarımda ben hem mecazlı hem de gerçekçiyim. Yani düpedüz kinayeliyim. Eğer öyle değilse ya ben hayal görmüşümdür ya bana hülya anlatmışlardı.Nazan Bekiroğlu’ndan yıllarca okunacak bir deneme kitabı Mimoza Sürgünü. Bir mimoza ağacının altında insanın içine ve dışına doğru bir yolculuk bu. Kördüğümleri çözmekte üstüne olmayan ama basit bir fiyongun ucunu çekemeyen, yüce dağları aşıp da tatlı bir yamaç yolunda sendeleyen bir kalbin gücünün ve kırılganlığının iç dökümü. Aşkın ve metafiziğin, yıllarca biriktirilen hatıraların, yaratılmış her şeyle kurulan incelikli ilişkilerin izleriyle dilin büyüsünün iç içe geçtiği denemeler Mimoza Sürgünü’nde.
Kitabın içinde 4 bölüm var. İlk ikisi bana göre daha bir başkaydı, daha bir son zamanlarımın hislerine aitti. Üçüncü bölüm ise gezi yazılarından oluşuyordu. Ve tabii burada en çok beğendiğim yazılar da Kudüs’le ilgili olanlardı. Kudüs.. İsmi bile geçildiğinde yüreğimiz böylesine yanarken onun için yazılmış yegâne cümleleri okurken nasıl hayran olmam ki.. Son bölümde hocanın biraz daha merhameti, vicdanı, bakış açısı, duyarlılığı ve ekolojik yaklaşımı bulunuyor. Yazarımız kara sineği bile öldüremeyen ve kitabın sonuna kara sineğin dilinden kendisine bir mektup yazarken kitap bittiğinde kötü diyebilir miydim hiç? Diyemedim.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Nazan Bekiroğlu okuyup sevmemek mümkün değil.
Nazan Bekiroğlu için alınan bir kitap umarım güzel bir eserdir.
Kitabın içinde 4 bölüm var. İlk ikisi bana göre daha bir başkaydı, daha bir son zamanlarımın hislerine aitti. Üçüncü bölüm ise gezi yazılarından oluşuyordu. Ve tabii burada en çok beğendiğim yazılar da Kudüs’le ilgili olanlardı. Kudüs.. İsmi bile geçildiğinde yüreğimiz böylesine yanarken onun için yazılmış yegâne cümleleri okurken nasıl hayran olmam ki.. Son bölümde hocanın biraz daha merhameti, vicdanı, bakış açısı, duyarlılığı ve ekolojik yaklaşımı bulunuyor. Yazarımız kara sineği bile öldüremeyen ve kitabın sonuna kara sineğin dilinden kendisine bir mektup yazarken kitap bittiğinde kötü diyebilir miydim hiç? Diyemedim.
Zevkle okuduğum bir deneme
Özellikle son bölümü muhteşemdi. Bitmesin diye çok çabaladım ama bitti