Paradigma Sonsuzluk, bir yazarın “merhamet, adalet ve ölçü” ekseninde paradigmasını yeniden inşa edişini gözler önüne seriyor. Bu inşa, Ömer Faruk Dönmez’in yaşadığı Âb-ı Hayat tecrübesiyle yakından ilişkili. Üstadıyla tanıştığı 2013’ten beri telif eser vermeyen yazar, Paradigma Sonsuzluk’ta, fizik, felsefe, din, dil, toplum ve sanat merkezli görüşlerini dile getiriyor. Asimetrik İyiler Topluluğu'nun bir manifestosu olarak okunabilecek eserde, insanın anlam arayışına esaslı bir rota çizme kaygısı var. Âb-ı Hayat’ın özünü teşkil eden düşünceler etrafında, hakikat yolculuğunun merhalelerine işaret ediliyor. Tanrı ile insan arasındaki ilişki cesurca irdelenirken, insanın insanla kurduğu bağ göz ardı edilmiyor.Otobiyografik parçalar ve kurmacanın imkânlarıyla da zenginleştirilen Paradigma Sonsuzluk’ta, öykülerinde rastladığımız açık ve anlaşılır dilden farklı olarak, yer yer oldukça müphem bir dil çıkıyor karşımıza. Sözcükler, anlamı taşır mı yoksa işaret mi eder? Yazarın dil tercihi, bu sorunun cevabıyla birlikte anlam kazanacaktır.Farklı disiplinlere dair birçok mesele, ince bir çizgiyle birbirine bağlanırken postmodernizmin izlerini görmek mümkün. Fakat yazar, postmodern edebiyatın yöntemlerini gerçekten kullanıyor mu, yoksa bunun yalnızca parodisini mi yapıyor, buna dikkatli okur karar verecek.
Gereksiz bir kelime yoğunluğu var. Yazar bize sözlük kullanarak kitap okutmak istiyor ama sincabın değişik bir ismini de öğrenmeyiverek kardeşim. Nerdeyse her kelimeyi az kullanılan muadili ile kullanmanın kitap okuyucusuna faydası olmadığını zannediyorum.
Ab-ı Hayat 2’nin ardından bir edebiyat dergisinde çok huyu olmasa da verdiği röportajında yazdıklarının zirvesi olarak Ab-ı Hayatları gördüğünü ve yazmak hayatının bir parçası olsa da yeni bir kitap düşüncesi içerisinde olmadığını söylemişti. Epey de üzmüştü bu söyledikleriyle beni. Bu kitap ise hiç beklemezken geldi.
Öyküleriyle kitabın içine çeken yazar bu sefer farklı bir tarz denemiş. Kitap içinde kitap diyebilirim. Farklı ama bir o kadar da sarsıcıydı.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Gereksiz bir kelime yoğunluğu var. Yazar bize sözlük kullanarak kitap okutmak istiyor ama sincabın değişik bir ismini de öğrenmeyiverek kardeşim. Nerdeyse her kelimeyi az kullanılan muadili ile kullanmanın kitap okuyucusuna faydası olmadığını zannediyorum.
çok sevdiğim yazarın okumakta zorlandığım bi eseriydi
Tüm kitaplarını okudum.. Sira bu kitapta bakalım karşıma ne çıkacak. Heyecan ve merak ile bekliyorum..
Ab-ı Hayat 2’nin ardından bir edebiyat dergisinde çok huyu olmasa da verdiği röportajında yazdıklarının zirvesi olarak Ab-ı Hayatları gördüğünü ve yazmak hayatının bir parçası olsa da yeni bir kitap düşüncesi içerisinde olmadığını söylemişti. Epey de üzmüştü bu söyledikleriyle beni. Bu kitap ise hiç beklemezken geldi.
Öyküleriyle kitabın içine çeken yazar bu sefer farklı bir tarz denemiş. Kitap içinde kitap diyebilirim. Farklı ama bir o kadar da sarsıcıydı.
bu yazar süper öykücü. bu kitapta farklı tarz denemiş. okumaya deger