Manastır yaşamının, rahibelik kurumunun genç bir rahibenin gözünden anlatıldığı bu ateşli yergi, toplumsal çevre tasviri ve kişilik çözümlemesindeki başarılarıyla öne çıkar. Diderot’nun iki yüzyılı aşkın bir süre önce sahip olduğu iç görü, gözlem kabiliyeti ve güçlü çözümlemeler de günümüzün psikanaliz çevrelerini kendisine hayran bırakacak bir derinliğe sahiptir.
Hür iradesi dışında manastıra kapatılan genç bir kızın orada yaşadığı baskı ve sapkınlıklar akıcı bir üslupla anlatılmış.ama sonu daha net bitirilebilirdi.yarım kalmış gibi sanki
biliyorum iddialı bir cümle olacak benimkisi.kitabı okudum,hatta altını çizdiğim satırları döndüm tekrar okudum.
ve diyorum ki bu kitabı okumayan Aydınlanma dönemi düşünürlerinin amacını kavrayamaz .nokta.
Eser Suzanne tarafından, Croimare markizine yazılan bir mektup adı altında başlamakta ve böyle devam etmektedir. Eserde kahramanımız Suzanne’in isteği dışında ailesi tarafından, türlü türlü desiselerle Manastıra kapatılmak zorunda bırakıldığına ve rahibe olmamak adına, vermiş olduğu haklı davasına yer verilmiştir.Asıl ironik olan, anlatılan olayların bir kurgu değil de, hakikatlerle harmanlanmış olması! Netice itibarıyla, bir zamanlar yazarın kız kardeşi de manastıra kapatılmış ve delirerek nihai yaşamına son vermiş.
Demek yazar çok büyük bir travma yaşamış ki, eserin de anlattıkları hissettiklerini belgeler nitelikte.Kötü olarak anılmamak ve hatalarımızdan ders almak adına, mutlaka eseri okumanızı tavsiye ederim.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Tatlı kitaptı ama sonu muallak bırakılmıştı diye düşünüyorum
Hür iradesi dışında manastıra kapatılan genç bir kızın orada yaşadığı baskı ve sapkınlıklar akıcı bir üslupla anlatılmış.ama sonu daha net bitirilebilirdi.yarım kalmış gibi sanki
biliyorum iddialı bir cümle olacak benimkisi.kitabı okudum,hatta altını çizdiğim satırları döndüm tekrar okudum.
ve diyorum ki bu kitabı okumayan Aydınlanma dönemi düşünürlerinin amacını kavrayamaz .nokta.
Manastır yaşamının, rahibelik kurumunun genç bir rahibenin gözünden anlatıldığı bu ateşli yergi.
Eser Suzanne tarafından, Croimare markizine yazılan bir mektup adı altında başlamakta ve böyle devam etmektedir. Eserde kahramanımız Suzanne’in isteği dışında ailesi tarafından, türlü türlü desiselerle Manastıra kapatılmak zorunda bırakıldığına ve rahibe olmamak adına, vermiş olduğu haklı davasına yer verilmiştir.Asıl ironik olan, anlatılan olayların bir kurgu değil de, hakikatlerle harmanlanmış olması! Netice itibarıyla, bir zamanlar yazarın kız kardeşi de manastıra kapatılmış ve delirerek nihai yaşamına son vermiş.
Demek yazar çok büyük bir travma yaşamış ki, eserin de anlattıkları hissettiklerini belgeler nitelikte.Kötü olarak anılmamak ve hatalarımızdan ders almak adına, mutlaka eseri okumanızı tavsiye ederim.