Gözleri yerdeydi. Çalıların, otların dibine bakıyor, irili-ufaklı taşları kaldırarak akrep arıyordu. Amacına, saatler sonra ulaştı. Kaldırdığı bir taşın altında, umutları boşa çıkarmayacak bir çare gibi üç tanesi yatıyordu. Birisi büyük, ikisi yavruydu. Simsiyah gövdeleri kımıldamıyordu. Havuca benzeyen bir vücudu vardı büyüğün. Baş tarafı kalın, kuyruğa doğru incelen bir yuvarlaklık. Sonra da boğumlar başlıyor. Son boğumda toparlanmış beyazlık umutlarının artmasına neden oldu. Ucu çatal bir çucukla büyüğü yaklayıp kavanoza koydu. Yavruları da ayaklarıyla ezdi. Aramaya devam etti. İkincisini, üçüncüsünü bulup yakalaması uzun sürmedi.Kavanozu sıkı sıkıya kapadıktan sonra beyaz bir poşete koydu. Poşeti de sıkıca düğümledi. Herhengi bir nedenden dolayı çıksalar bile, beyaz poşette görünürlerdi.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)