Türkiye-Suriye Birliği İslam Birliği’nin Nüvesi Olarak
Yayın Tarihi: 01.09.2007
ISBN: 9789756768747
Dil: TÜRKÇE
Sayfa Sayısı: 134
Cilt Tipi: Karton Kapak
Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
Boyut: 13.5 x 19.5 cm
Tanıtım Bülteni
Türkiye'nin 1 numaralı gündem maddesi Suriye ile birleşmek olmalıydı. Ne hazindir ki bunu söylediğimizde bazı şuurlu kardeşlerimiz bile müstehzi bir yüz ifadesi takınıyorlar; olur muymuş öyle şey?Özgürlük özgürlük deyip duruyoruz; önce beyinlerimizi ve yüreklerimizi özgürleştirelim. Emperyalistler tarafından çizilen suni sınırı beyinlerimize ve yüreklerimize kabul ettirmekten utanmıyor muyuz?Suriye halkıyla dinimiz, coğrafyamız, tarihimiz, medeniyetimiz, çarşımız, mutfağımız, neşemiz, kederimiz, ümidimiz ve korkumuz bir; üstelik kanımız birbirine karışmış, akraba olmuşuz; bütün bunları tali şeyler olarak göreceğiz de emperyalistlerin çizdiği suni sınırı esas kabul edeceğiz, öyle mi?1096'dan beri çatışma halinde olduğumuz Avrupalılarla birleşmeyi akımız alıyor, ama 9. yüzyıl itibarı ile yoldaş olduğumuz ve 11. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar stratejik bir işbirliği sergilediğimiz, aynı halifelerin bayrakları altında barış ve huzur içinde beraber yaşadığımız Suriyelilerle yeniden birleşmeyi aklımız almıyor..Bu nasıl akıl?...
Bir ütoyopya bir kardeşliğin bir vücudun iki parçası ama birbirinden habersiz … şuan dahada birbirine ihtiyaç duyan ve kardeşliğin zirvesi durumunda olmamız gereken zaman …
Ulus devlet mikrobunun orta doğu(İslam) coğrafyasını 100 küsür yıldır kasıp kavurduğundan dem vuran yazar artık bizim bu suni sınırları kaldırmamız gerektiğini düşünüyor.başlangıç olarak da 40 yıldır Üstad Sezai Karakoç un savunduğu Fırat-Dicle federasyonun kurulması gerektiğini emperyalizme karşı tek başına ayakta durmanın imkansızlığını belirtiyor.Her zaman ki gibi yazar İttihadı İslam düşüncesini güzel bir şekilde savunmuş.ALLAH zihnini açık,kalemini de güçlü kılsın…Allah senden razı olsun HAKAN ALBAYRAK
Erbakan hocanın bir sözü var “bizi Hasan anlamadı ama Hans anladı” diye. İşte Hakan Albayrak’ı da insanımızın çoğu anlamasa da düşman anlıyor , ve Suriye’yi bombalayıp sınırımıza da yakıt tanklarını bırakıyor . Neyse ki Suriye gerçekten dostça tavırlar gösteriyor , eski dönemlerde olsa bu olay büyük gerginlik sebebi olurdu.
Hakan Albayrak bu kitabında da her zaman dile getirdiği fikirlerini izah ediyor. Yıllardır bilinçaltımıza yerleştirilen “pis arab” imajının emperyalist güçlerin aramızı açmak için oynadığı bir oyun olduğunu izah ediyor. Oldukça akıcı olan kitabı insan eline aldığı zaman bırakmakta zorluk çekiyor.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Türkiye ve Suriye ilişkilerinde geçmişten geleceğe bir yolculuk yapmak için okumalısınız.
Bir ütoyopya bir kardeşliğin bir vücudun iki parçası ama birbirinden habersiz … şuan dahada birbirine ihtiyaç duyan ve kardeşliğin zirvesi durumunda olmamız gereken zaman …
Ulus devlet mikrobunun orta doğu(İslam) coğrafyasını 100 küsür yıldır kasıp kavurduğundan dem vuran yazar artık bizim bu suni sınırları kaldırmamız gerektiğini düşünüyor.başlangıç olarak da 40 yıldır Üstad Sezai Karakoç un savunduğu Fırat-Dicle federasyonun kurulması gerektiğini emperyalizme karşı tek başına ayakta durmanın imkansızlığını belirtiyor.Her zaman ki gibi yazar İttihadı İslam düşüncesini güzel bir şekilde savunmuş.ALLAH zihnini açık,kalemini de güçlü kılsın…Allah senden razı olsun HAKAN ALBAYRAK
Erbakan hocanın bir sözü var “bizi Hasan anlamadı ama Hans anladı” diye. İşte Hakan Albayrak’ı da insanımızın çoğu anlamasa da düşman anlıyor , ve Suriye’yi bombalayıp sınırımıza da yakıt tanklarını bırakıyor . Neyse ki Suriye gerçekten dostça tavırlar gösteriyor , eski dönemlerde olsa bu olay büyük gerginlik sebebi olurdu.
Hakan Albayrak bu kitabında da her zaman dile getirdiği fikirlerini izah ediyor. Yıllardır bilinçaltımıza yerleştirilen “pis arab” imajının emperyalist güçlerin aramızı açmak için oynadığı bir oyun olduğunu izah ediyor. Oldukça akıcı olan kitabı insan eline aldığı zaman bırakmakta zorluk çekiyor.