Türkiye’nin Kaderi, kendi hikâyesini bulmaya çalışan ülkemizin; aydınlarımızın, entelektüellerimizin, şairlerimizin hakikat karşında nasıl konumlandığını cesurca tartışıyor. Kitapta, dönem dönem ülkemize yönelen Batılı şokların tahribatından kurtulmamızı sağlayacak yerli tefekkürün entelijansiyamızca nasıl görmezden gelindiği, ötelendiği buna karşılık popülist kültürün neden/nasıl tercih edildiğine dair çıkarımlar yapılıyor.Celâl Fedai, kürsel kapitalizmin sıradanlaştıran, kitleleştiren, tektipleştiren yoğun algı dayatmalarına direnme yollarını araştırıyor. ‘Bilinç’le ‘amel’ olgularının ‘kaderimiz’deki olası derin ve farklı etkilerini bu iki olguyu birbirinden sıradışı bir bakış biçimiyle ayırarak irdeliyor. Dünya hegomanyasının Türkiye’ye biçtiği konumla Türkiye’nin geçmişinden devralmak zorunda olduğu tarihî sorumluluğun birbiriyle nasıl çeliştiğini araştıran yazar, tarihî sorumluluğumuzdan neden kaçamayacağımızı geniş bir kültür envanterini gözden geçirerek ortaya koyup ülkemizdeki İslâmî tefekkürün izini sürüyor.
Ülkesinin meseleleriyle dertlenen şairlere kulak vermeli. Devlet idemizi hatırlatıyor Celâl hoca. Çoğunu yayınlandığı zaman sosyal medyadan okuduğum bu doyurucu yazıları belli bir gayeye matuf olarak kitap hâlinde görmek de sevindirici. Tavsiye edilir.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Kesinlikle yavaş yavaş okunması gereken bir kitap. İncelikli tespitleri ve derinlemesine tartışılması gereken meseleleri ele alıyor.
Celal Fedai şair olmasının yanında Türkiye’nin dünü bugünü ve dünya siyasetinde konumunu irdeleyen ciddi bir isim
Ülkesinin meseleleriyle dertlenen şairlere kulak vermeli. Devlet idemizi hatırlatıyor Celâl hoca. Çoğunu yayınlandığı zaman sosyal medyadan okuduğum bu doyurucu yazıları belli bir gayeye matuf olarak kitap hâlinde görmek de sevindirici. Tavsiye edilir.
facebook’tan takip ediyorum Celal Fedai’yi. Farklı bir kafası var. kitabını merak ediyorum
Okuduktan sonra ülkemizin birçok güncel ve geçmiş meselelerine bakış açımı değiştiren güzide yazarın eseri.