Olaylar o kadar hızlı gelişiyor, etrafımız o kadar hızla daralıyordu ki, Niye böyle olduk? demeye, kendimize soru sormaya bile fırsatımız olmuyordu. Yakalanmamak, yakalatmamak, eldekini korumak uğraşımızın tümünü kapsıyordu. Hemen herkes birbirleriyle ilişkisini bilerek koparmış, kendi imkanları içinde olabildiğince gizli, dar koşullarda yaşıyordu. Oysa işmdi, en sevdiklerinden bile kaçmak zorundasın. Tanıdık biriyle karşılaşmak bile insanı rahatsız ediyordu. Kendini devrim yapmaya çok yaklaşmış ya da devrim yapabilecek biricik bir hareketin insanları gören, çevresindeki her şeye müdahale etmeye alışmış, atıl kalmayı hiç düşünmemiş bir hareketin insanları olarak, şimdi hemen her şey karşısında yine ölesiye duyarlı ama güçten yoksun, eli kolu bağlı oturmak bizi müthiş etkiliyordu.12 Eylül her şeyi öyle savurmuş, öyle dağıtmıştı ki, yaşanan şeylere, toplumun en politik insanları bizler bile şaşkınlıkla bakıyorduk. Yaşlı yaşlı insanlar, kadınlar, gençler, çocuklar, toplumun her katmanında, her yaş grubundan, her cinsiyetten insanlar, sabah akşam topluca koşuya çıkıyorlardı. Hem de çoğunlukla askeri marşlar söyleyerek. Toplum hızla askerileşiyordu...
Yasanmamis Sayilan AnilarTurkiye’ de 12 Eylul oncesine cok genc yasta(20 den kucuk) kiyidan da olsa taniklik etmis bir kusaktan geliyorum. Benim kusagim icin biraz da askeri yonetimin cocuklari da denebilir. 12 Eylul donemi uzerine cok sey yazildi, soylendi ama ben ilk kez, o donem uzerine cok derinden gelen bir arzumun gerceklestigine tanik oldum bu kitabi elime alip okuyunca.Iste dedim kendi kendime ” 12 Eylul’un o piril piril genclere yaptiklarini ilk kez birinci elden anlatan tarihsel bir belge degerinde bir kitap” O tarihi yasamis , aktif olmus, ulkesine, icinde yasadigi topluma karsi sorumluluk duymus, bunun gereklerini yerine getirmeye calismis bir gencin Veysel’ in oykusu ve tanikligiydi bu kitap.Yazara gore” …gencecik insanlarin dramiydi orada yasananlar…”Bense bu kitapta yalnizca dram degil, gencecik Veysel’in en kotu kosullarda bile nasil inandigi ilkelerden , ideallerinden odun vermedigini; ic dunyasindan cikip disariya suzulen kimi zaman dogada kimi zaman bir kadinda kimi zamanda bir kentte yanki bulan guzelliklerini de okudum, hni neredeyse bir solukta. Sizin de bu guzellikleri paylasmanizi isterdim.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Yasanmamis Sayilan AnilarTurkiye’ de 12 Eylul oncesine cok genc yasta(20 den kucuk) kiyidan da olsa taniklik etmis bir kusaktan geliyorum. Benim kusagim icin biraz da askeri yonetimin cocuklari da denebilir. 12 Eylul donemi uzerine cok sey yazildi, soylendi ama ben ilk kez, o donem uzerine cok derinden gelen bir arzumun gerceklestigine tanik oldum bu kitabi elime alip okuyunca.Iste dedim kendi kendime ” 12 Eylul’un o piril piril genclere yaptiklarini ilk kez birinci elden anlatan tarihsel bir belge degerinde bir kitap” O tarihi yasamis , aktif olmus, ulkesine, icinde yasadigi topluma karsi sorumluluk duymus, bunun gereklerini yerine getirmeye calismis bir gencin Veysel’ in oykusu ve tanikligiydi bu kitap.Yazara gore” …gencecik insanlarin dramiydi orada yasananlar…”Bense bu kitapta yalnizca dram degil, gencecik Veysel’in en kotu kosullarda bile nasil inandigi ilkelerden , ideallerinden odun vermedigini; ic dunyasindan cikip disariya suzulen kimi zaman dogada kimi zaman bir kadinda kimi zamanda bir kentte yanki bulan guzelliklerini de okudum, hni neredeyse bir solukta. Sizin de bu guzellikleri paylasmanizi isterdim.