Osmanlı Devleti’nin ölüm anından evvel başına gelen en büyük acılardan birisi, şüphesiz Yemen Cephesi’nde yaşanmıştır. Bir yandan Balkanlarda, bir yandan Kafkaslarda ateşle imtihan olan Anadolu fidanları; aynı dönemde, aynı inanç değerlerine sahip Ortadoğu ve Yemen’e uzanan çizgide bir başka ateşin ortasındaydı. Ama bu ateş yaman bir ateşti… Anadolu insanının yüreğinde hala sönmeyen alevler bırakan, türkülere, nağmelere konu olan Yemen Cephesi, edebiyatımızda da çok işlenmemiş konulardan biridir. Elinizdeki bu eser; Anadolu’dan Yemen’e uzanan yolda, çoğunun kafasında “gidip dönülmeyen” bir serüvenin hikâyesidir. Giderken arkasına dönüp “Yemen, yemen şanlı yemen, toprakları kanlı yemen, ben Yemen’e dayanamam, nazlı yardan ayrılamam” diye türkü tutturan Mehmetlerin hikâyesidir. Okurken sizler de o Mehmetçiklerle yürüyecek ve yaşananları iliklerinizde hissedeceksiniz…
kitap anlatım olarak zayıf kalıyor. Olayların içinde heyecanı yaşıyamıyorsunuz. kitapta oldukça fazla tutarsızlık var. örneğin amca dayı oluyor, bir tarafda savaş çıkıyor çanakkale cephesi açılıyor filan. kitabı çok başarılı bulmadım.
Gerçekten çok güzel bir kitap. Yemene gönderilen askerlerin evlerinden, yurtlarından ayrılmasından tuttunda yemen yollarında çektikleri, yemende yaşadıkları ve dönebilenlerin dönüş yolunda ve evlerine ulaştılarındaki noktaya kadar yaşadıkları kederi, acıyı, özlemi anlatan bir hikaye.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Kitabı beğendim. Hoş bir üslubla kaleme alınmış. Tavsitye ederim.
kitap anlatım olarak zayıf kalıyor. Olayların içinde heyecanı yaşıyamıyorsunuz. kitapta oldukça fazla tutarsızlık var. örneğin amca dayı oluyor, bir tarafda savaş çıkıyor çanakkale cephesi açılıyor filan. kitabı çok başarılı bulmadım.
Gerçekten çok güzel bir kitap. Yemene gönderilen askerlerin evlerinden, yurtlarından ayrılmasından tuttunda yemen yollarında çektikleri, yemende yaşadıkları ve dönebilenlerin dönüş yolunda ve evlerine ulaştılarındaki noktaya kadar yaşadıkları kederi, acıyı, özlemi anlatan bir hikaye.